Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın "çemberi tamamlayacağız" mesajı sıcak bir dönem geçiren Ortadoğu'yu daha da ısıtacağa benziyor.
Geçtiğim aylarda Türkiye'den Irak'a yapılan kritik ziyaretlerin odak noktası, Kuzey Irak'taki PKK varlığıydı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın ziyaretleri, Türkiye'nin Irak Hükümeti'ne kararlılığını iletmek açısından hayati öneme sahipti.
Görüşmelerin ardından Türkiye, bölgedeki baskısını artırdı ve terör örgütü PKK/YPG ile ilişkili siyasi parti ve aşiretleri uyardı.
Başkan Erdoğan'ın, Irak'a operasyon çıkışı yaparken aynı gün Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın ABD'de temaslara başlamıştı bile.
MİT Başkanı Kalın, Washington'da CIA Başkanı William Burn, istihbarat yetkilileri, Kongre ve Dışişlerinde temaslarda bulundu.
İbrahim Kalın'ın ardından bu sefer de Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Amerika'da muhatapları ile konuştu. Uluslararası birçok konu ele alandı. Gazze, Ukrayna masadaki konular arasındaydı. Ama bence önemli iki konu daha vardı.
Birincisi Afrika ile ilgili yeni stratejik çalışmalar. Zira Fransa'nın etkinliğinin azalması ile boşluğu Çin doldurmaya çalışmıştı. Türkiye'nin bu coğrafyada aktif olduğunu bilen ABD kıtada Türkiye ile iş birliği yapmak istiyor.
Diğer önemli bir konu ise tabii ki terör. Her ne kadar Amerika tarafı terör örgütü deyince sadece DEAŞ'tan bahsetse de Hakan Fidan terör örgütü PKK/YPG ile ilgili kabarık dosyayı masaya koydu. ABD'nin geçici desteğinin kalıcı hale dönüştürmesine karşı Türkiye NATO ortaklığına sığmayan bu davranışı nedeni ile ABD'li yetkilileri tekrar uyardı. Hatta Dışişleri Hakan Fidan'ın 'karşı karşıya gelebiliriz' çıkışı da bu destek ile ilgili.
Türkiye bu terör belasından kendini kurtarmakta kararlı üstelik kendi göbeğini kendisi kesecek. Bu son ziyaretlerde bunun bir işareti.
Bahar için yeni hazırlıklar zaten yürütülüyordu. Kaldı ki Türk Silahlı Kuvvetleri Kuzey Irak'ta hatırı sayılır bir mesafe kat etti. 36 kilometre derinlikteki Amedya ve 56 kilometre derinlikteki Duhok'a kadar ilerledi. Komandolar ele geçirilen her noktada üs bölgeleri kurdu.
Aslında Türk Silahlı Kuvvetleri Pençe Harekâtlarıyla sadece Türkiye-Irak sınırını terörden temizlemekle kalmadı. PKK'nın Suriye'den Irak'a uzanan lojistik ve terör hattına da neşter vurdu.
Türkiye ile Irak arasındaki sınırın uzunluğu yaklaşık 400 kilometrekare. Düzenlenmesi planlanan hareketle tüm sınır boyunca, yani İran'dan Suriye'ye bir güvenli alan oluşturulacak.
Türkiye bugüne kadar Suriye'ye üç askeri operasyon gerçekleştirdi. Bu harekâtlar sonucu 911 kilometre uzunluğundaki Suriye sınırının 400 kilometrelik kesiminde bir 'tampon bölge' oluşturuldu.
Suriye topraklarında Ayn el-Arab ve Resulayn ile Irak sınırındaki Malikiye bölgesinin de güvenli bölgeye katılması gerekiyor.
Böylece yaklaşık 1.300 kilometre uzunluğundaki İran'dan başlayıp Irak ve Suriye'den Akdeniz'e uzanan bütün bir güney sınırı güvenli hat ile örülecek.
Türkiye artık bu terör belasından kurtulmak zorunda. Teröre kurban verecek tek bir canı yok. Teröre harcayacak tek bir kuruşu da yok.
Bu yüzden güney sınırlılarımız boyunca güvenli bir hat kurulmak zorunda.
Türkiye masada sonuç alamazsa sahada yapacağı harekâtlarla terör belasını bitirmekte kararlı.