Antalya Diplomasi Forumu, başladı.
Üçüncüsü düzenlenen Diplomasi Forumu'na 100'ü aşkın ülkeden devlet ve hükümet başkanı, bakanlar katılıyor.
Turizmin başkenti kentimiz Antalya daha önce G20, NATO zirveleri gibi önemli organizasyonlarla dünya liderlerini konuk etti.
Forumun ana teması ise "Krizler döneminde diplomasiyi öne çıkarmak" oldu.
Dünya sahnesindeki belirsizliklerin arttığı, öngörülebilirliğin azaldığı bir dönemde, düzenlenen bu forum oldukça kıymetli. Bu dönemde, bir ülkenin dış politikası, sadece kendi çıkarlarını korumakla kalmaz, aynı zamanda küresel barış ve istikrarın sağlanmasına da katkıda bulunmalıdır.
Türkiye, bu zorlu ortamda öngörü ve manevra kabiliyeti yüksek bir diplomasi izleyerek, sahada ve masada güçlü bir dış politika sergilemektedir.
Antalya Diplomasi Forumu'nda ana gündem maddeleri Rusya ve Ukrayna savaşı ile İsrail'in Gazze'deki katliamı. Başkan Recep Tayyip Erdoğan da forumda yaptığı konuşmada buna değindi. Uluslararası kurumları eleştiren Başkan Erdoğan, milyarlarca insanın uluslararası adalete dair inancının yok edildiğini vurguladı. Erdoğan'ın konuşmasında vurguladığı bağımsız bir Filistin devleti ve Türkiye'nin garantörlüğü sorunun çözümü için aranan yollardan birisi.
Şüphesiz Rusya-Ukrayna savaşı da gündemler arasında. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Ukrayna'ya asker göndermenin "ihtimal dışı" bırakılmaması gerektiği sözleri yeni bir tartışmayı alevlendirmişti. Bu NATO'nun direk çatışmaya girmesi anlamına geliyor. Macron'un bu sözleri Antalya Diplomasi Forumu'na katılan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'a soruldu. Lavrov soruyu gülerek geçiştirdi. Bu gülüş Macron'un sözlerinin Rusya tarafından çok da ciddiye alınmadığını gösterir gibiydi. Hatta zaten savaşın içindesiniz anlamı da taşıyor sanki.
Sonuç olarak, Türkiye'nin güçlü diplomasisi ve etkili dış politika çabaları, karmaşık uluslararası ortamda barışa katkıda bulunmaktadır.
Krizler döneminde diplomasiyi öne çıkarmak bu yüzden çok önemli.