Kokoreçin yasaklanacağı söylentisi tepkiye neden olmuştu.
Reklamlarda, haberlerde, şarkılarda yer aldı. Ama en çok vatandaşın gündeminde Avrupa Birliği'ne girişin şartlarından biri olarak algılandı.
Avrupa Birliği ile Türk halkı kokoreçin yasaklanacak olması nedeni ile daha çok ilgilendi. Kokoreç yasağı kriterlerle aşıldı.
Avrupa'da kokoreç dükkanları açıldı.
Ama hiçbir şart kokoreç kadar kolay olmadı.
Türkiye'nin AB üyelik süreci, uzun ve karmaşık bir yolculuğa dönüştü.
1959 yılından bu yana devam eden bu süreç, Türk kamuoyunda sık sık "Türkiye AB'ye girecek mi, giremeyecek mi?" gibi soruları gündeme getirdi.
65 yılın ardından Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerindeki durum belirsizliğini koruyor.
Peki kokoreç tartışması ile gündemimize giren Avrupa Birliği'ne neden hala üye olamadık?
Bana göre Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne çokta ihtiyacı yok. Güvenliği bile Amerika'ya bırakılmış bir topluluk birkaç yıl sonra hala ayakta kalır mı bilinmez?
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın dediği gibi "Kriterlerin adını Ankara koyar yine yolumuza devam ederiz". Zaten onların da gündeminde üyelik yok. Vize serbestisi bile şartlara bağlanmış durumda.
Son olarak geçen hafta AB ülkelerinin Dışişleri Bakanları, dönem Başkanı Belçika'nın başkenti Brüksel'de bir araya geldi. Toplantı sonunda yapılan açıklamada ise, "Türkiye ile daha yakın ilişkiler kurulmasında hemfikir" kalındığı açıklandı. Ama dikkat! Hemen peşinden sopa gösterildi. Kıbrıs meselesi öne atıldı.
İşte yukarıda da bahsettiğim gibi vize serbestisi bile Kıbrıs şartına bağlandı. Çünkü Kıbrıs Rum Kesimi AB üyesiydi ve onlara göre bu sorun çözülmeliydi.
Kıbrıs Rum Yönetimi dahil 10 ülkenin birliğe katılımının 20. yılı nedeni ile de bir organizasyon düşünülüyor. Türkiye de davetli. Peki Türkiye bu tuzağa düşer mi? Hiç sanmıyorum.
2004 yılında Kıbrıs'ta yapılan Annan Planı referandumlarında Rumların "Hayır", Türklerin ise "Evet" demesine rağmen, Kıbrıslı Rumlar üye yapılarak adeta ödüllendirildi. AB, Kıbrıs Türklerine ise ceza vererek izolasyon politikalarını ağırlaştırarak sürdürdü.
Şimdi ise Rumların AB'ye dahil edilmesinin 20. yıl dönümünün kutlanacağı özel zirveye Türkiye davet ediliyor.
Ne diyelim atalarımız yine doğru söylemiş.'Yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış'.