Biraz garip geldi değil mi?
"O da ne?" diye sorabilirsiniz.
GAZZE!
Bir Turistin dahi gidemediği, ama dünyanın turist gibi izlediği şehir: Gazze!
***

****
Yapacağımız tatil programları, seyahatler için hepimiz internetten tavsiye arıyoruz.
Nerede ne yenir, ne içilir, görülmesi gereken yerler neresi diye..
Değil yakın zamanda savaşın sona erdiği ülkeler, hala savaşın devam ettiği ve iç karışıklıkların olduğu hemen her şehirde bu tür tavsiyelere ulaşmak mümkün.
Gezi videoları, bloglar, rehberler vs.
Mesela Suriye, Ukrayna, Somali..
Mesela Yemen, Sudan, Haiti …
Ama Gazze yok!
Düşününki bugün akşam yemeği menüsünü bile sorduğumuz Yapay Zeka uygulamaları bile "Gezi Rehberi" talebime olumsuz yanıt verdi.
Bu kadim şehrin artık internette bile izinin olmaması, dünyanın ona ne kadar uzak kaldığını gösteriyor.
İnanması güç değil, tahayyül etmesi güç!
Düşünmesi, söylemesi…
Bu bir eksiklik mi? Değil.
Bu bir çığlık.
Sessiz bir çığlık.
Bunu duymamak, görmemek nasıl büyük bir vicdansızlık ve en aşağılık mertebesi ise insanlığın;
Buna ses vermek insan olmanın bir gerekliliğidir.
Çünkü artık Gazze'de tanıtılacak bir yer yok.
Yakıldı, yıkıldı, harap edildi, -ediliyor"
Enkazı bile..
Şehrin yüzde 80'inden fazlası artık yok!
Okul yok!
Hastane yok!
Elektrik yok!
İnternet yok!
Su yok!
Un yok!
Bir de..

Bu fotoğraftaki evsiz aile artık hayatta yok!
Binlerce bebek yok!
Binlerce çocuk!
Binlerce anne de yok!
Gazze'de 100 bine yakın insan hayatta yok!
Ama…
Bir tek umut var!
Çünkü orada inanan insanlar var!
"İnsanlık da, vicdan da ölmemiştir" diye düşünenler var hala orada!
Ve bunu sessizce haykırıyorlar!
Çünkü artık acı haberlerle, görüntülerle, sosyal medya paylaşımları ile değil, sessizlikle anlatılıyor.
Ama bir gün huzur geri gelecek Gazze'ye.
Gazzeli çocuklar, şehirlerini tanıtan videolar çekecek.
Parklarını, çarşılarını, camilerini, sokaklarını gösterecekler.
Yemek yemeğe davet edecekler her birimizi.
O gün sessizliğin yerine neşe katan paylaşımlar gelecek.
Gazze bir gün "hür" olacak.
Filistin de…
****
Peki tüm bunlar olmasaydı.
Yani işgal, katliam, soykırım olmasaydı Gazze için ne yazılabilirdi.
"Akdenizin İncisi, Direnişin Şehri Özgür Gazze"
Akdeniz'in sıcak kıyılarında kurulmuş, tarihi zenginlikleriyle göz kamaştıran, insanlarıyla kalbinize dokunan, Dünyanın en eski şehirlerinden Gazze'ye hoş geldiniz!
Antik dönemden Bizans'a, Memlüklerden Osmanlıya her adımda ayrı bir tarihle karşılaşabileceğiniz bu güzide şehirde sizleri neler mi bekliyor?
Gazze'de nereye gidilir?
- Anthedon Limanı
- Gazze Sahilleri ve Plajlar
- Ulu Cami (Büyük Ömeri Mescidi)
- Es-Seyyid Haşim Camii
- İbn Osman Camii
- Samra Hamamı,
- Paşa Sarayı Arkeolojik Müzesi
- Mukheitim arkeolojik alanı
- Aziz Porphyrios Rum Ortodoks Kilisesi
- Zaviye- Altın Pazar - Kayserya Çarşısı
- Aziz Hilarion Manastırı
- Deyir Al Balah (Hurma Diyarı)
- Gazze Vadisi
Yapmadan gelme!
Gazze Kültürünü daha yakından tanımak için muhakkak bir Gazzeliye selam verin, kapısını çalın. Siz sormadan davet edecektir içeriye zaten.
Sofradaki Falafel ve Hummus'un lezzetinin tadına varırken, hikayesini sorun ona.
Sonra künefenizi yerken, sohbeti ölümsüzleştirin bir fotoğrafla.
Belki dabkeye eşlik ederken bulabilirsiniz kendinizi.
Bu arada Gazzeli bir çocukla fotoğraf çekilmeyi unutmayın!
O gözlerindeki tebessüm, hiç unutamayacağınız bir anı olarak albümünüzde yerini alacaktır.
Çünkü Gazze; yalnızca yaşama tutunmayı bilenlerin şehri değil, insanlığı hatırlatan en içten bir duygudur.
*****
Ne güzel olurdu değil mi? Gazze'ye gitme planı yaparken bunları okumak.
Ama bu eserlerden, bu mekanlardan maalesef çoğu artık yok.
Kalanı da harap.
Ama bir gün elbette lazım olacak.
Bugün olmasa da yarın!

*8.4.2025 tarihli UNESCO raporuna göre 7.10.2023'ten bu yana uzaktan tespit edilebilen 102 tarihi mekan kullanılamaz hale geldi. 13 dini mekan, 69 tarihi ve/veya sanatsal öneme sahip bina, 3 taşınabilir kültürel varlık deposu, 9 anıt, 1 müze ve 7 arkeolojik alan. https://www.unesco.org/en/gaza/assessment?hub=102070

*****
Bu arada Hz. Ebû Bekir'in hilâfeti döneminde 634 yılından bu yana İslam şehri olan Gazze, 1517'den 1917'deki İngiliz işgaline kadar da tam 400 yıl Osmanlı şehriydi.