FETÖ olarak deşifre edilmeden önceki dönemde Fetullahçıların en ayırt edici özelliği, İran İslam Devrimi'ne ölümüne karşı çıkmaktı.
Hele ki,
Şah Rıza Pehlevi'nin hanedanlığını
yıkan
Humeyni'nin
adı geçti mi cin görmüş gibi kaçarlardı.
Şayet
15 Temmuz'da başarsalardı Türkiye'yi İran'la savaşa sokacakları muhakkaktı.
Abilerinin komünizme karşı her daim "ehveni şer" olarak görüp bağlandıkları
ABD (bir televizyon programında terennüm ettikleri gibi) "anavatanları" mesabesindeydi.
İsrail de "Güneyde sevdikleri ülke".
Fetullah'ın içinden geldiği "muhafazakârlar" da 68'lerde pek farklı değillerdi.
Bundan sebep, ABD'nin donanma gücünün parçası olan
6. Filo'yu dönemin solcu gençleri "6. Filo Defol" / "Yankee Go Home" / "Tam Bağımsız Türkiye" /
"Kahrolsun Amerikan Emperyalizmi" sloganlarıyla protesto ederken, Fetullah'ın da rahminde yetişen Komünizmle Mücadele Dernekleri, "Komünistler Moskova'ya" sloganları eşliğinde 6. Filo'ya selam çakıyor,
"Komünizme karşı Amerika'yla işbirliğini" savunuyorlardı.
Nereden baksanız utanç, nereden baksanız zillet, nereden baksanız kara bir lekeydi.
Fetullahçılar tasfiye edildi fakat "ruh ikizleri" lök gibi içeride kaldı.
İran'ın Tel Aviv'e attığı füzelere sevinen Gazzelilerin sevinçlerinin paylaşılmasına bile tahammülleri yok. Sonra da kalkıp "Tel Aviv maalesef füze saldırısı altında" dediği için Sözcü'nün
Fatih Portakal'ını siyonist olmakla suçluyorlar!
***
Nüfuz casuslarına, FETÖ'cülere, İsrail ajanlarına lafım yok. Nihayetinde görevlerini yapıyorlar. Lakin, içlerinde mebzul miktar samimi kardeşlerimiz de var.
İsrail'in
Arz-ı Mevud emellerinin bizim topraklarımızı da kapsadığından söz ediyorsunuz, ne alakası varsa
"İran'a güvenilmez" diyorlar.
Kasr-ı Şirin Antlaşması'ndan
daha uzun süreli
antlaşma yaptığımız
bir ülke var mı? Kaldı ki ülkeler arasında
güven değil "karşılıklı çıkar" ilişkisi çalışır.
"İran Şii'dir" diyorlar. Sünni diyen mi var? "İran Pers'tir" diyorlar. Arap'tır diyen mi var. "İran kurnazdır; Acem oyunu oynuyor" diyorlar. İran salaktır diyen mi var?
İran "mezhepçilik" yapıyor diyorlar.
Şiileri tekfir etmeyen kaç tane hocamız var?
***
Tarih yapan bir milletin mensubu olmak, inşa edici akılla hareket ederek tüm bölge coğrafyasının sorumluluğunu taşımayı icbar eder.
Daha dün,
Birinci Dünya Harbi'nin en zor koşullarında bile emperyalizme karşı direnişi İran'da örgütlemeye çalışan Osmanlı'nın torunlarına "İran kompleksi" yakışmaz. İran'ın o vakitler doğru dürüst ordusu bile yoktu. İngilizler ve Ruslar tarafından büsbütün işgal edilmişti...
İran İsrail'i vurmasa, "Niye vurmuyor?"; vursa, "Danışıklı dövüş yapıyor" demenin kompleksin dışında izahı olmaz.
Suudi Arabistan'ın veya
BAE'nin bu tarz kompleksleri olabilir ama
Osmanlı'nın bakiyesi Türkiye Cumhuriyeti'nin olamaz.
Daha evvel fakir bu köşecikten uyarmıştım: İran'la paşa gönlünüz istediği kadar düşman olun ama bunu biraz erteleyin. Mahut kin ve nefretinizi İsrail- İran kapışması döneminde sürdürürseniz, istemediğiniz safa düşmekten kurtulamazsınız.
Nasıl ki, 6. Filo'ya karşı tavırlarından ötürü o günün muhafazakârları miras olarak bize utanç bıraktı, siz de gelecek nesillere utanç bırakırsınız.
Yapmayın...