CANLI YAYIN
ABD gündüz gözüyle PKK'nın Suriye koluna binlerce TIR silah vermemiş gibi ...
Akdeniz'de ABD, İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ülkemizi hedef alan tatbikatlar hiç yapmamış gibi...
"Türkiye haydut devlettir" diyen müstevliler, "NATO 10'uncu maddeye dayanarak Türkiye'ye müdahale etmelidir..." dememiş gibi...
Ve, sanki daha dün denecek kadar kısa süre önce (15 Temmuz'da) bu ülke işgal girişimine maruz kalmamış gibi...
"Nerden çıktı şu beka meselesi" diyorlar.
Bir kısmı da "belediye ve muhtarlık seçiminin bekayla ne alakası var" diyerek "beka" duyarlığını tahfif ediyor.
Sormak lazım:
Türkiye'nin bekasına göz diken FETÖ ve PKK'nın umudu haline gelmeyi neye borçlusunuz?
"Belediyecilik" cevherinize mi?***
Akıl hocalarından biri (Meclis eski Başkanı Hüsamettin Cindoruk) geçen gün CHP yandaşı kanala çıkıp aynen şunu söyledi:
"Bu seçim Cumhuriyetin kurucu rejimi parlamenter demokrasinin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden intikam seçimidir..."
Seçilen kelimeye dikkat buyurun: "İntikam!"
İşin tuhafı...
Sandık marifetiyle "intikam" almayı hedefledikleri Erdoğan'a "diktatör" diyen de bunlar; "her şey sandık değildir" diyen de!
Bir de hiç utanmadan, "Erdoğan geriyor, kutuplaştırıyor" derler.
Yanlış anlaşılmasın, intikam ateşiyle yanan sadece Cindoruk değil, zaten "intikam" ateşi de "sistemle" sınırlı değil.***
FETÖ 15 Temmuz'da çıplak elleriyle tankları durduran bu aziz milletle birlikte "ölümüne" direnen Sayın Erdoğan'dan intikam almak için fırsat kolluyor.
Fırsatını bulur bulmaz (ABD'ye) "hizmete" kaldıkları yerden devam edeceklerinden hiç kuşkunuz olmasın.
Tabii ki bambaşka bir şekle bürünerek yapacaklar bunu.
Yani, "meşruiyet" maskesi takarak. Tıpkı 17- 25 Aralık 2013'ü "yolsuzluk operasyonu" diye yutturdukları gibi.
PKK da "intikam" peşinde.
Nasıl ki Cindoruk bu seçimi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden intikam seçimi görüyor, onlar da "hendeklere gömülmenin" intikamı görüyor.
Uzun lafın kısası, "İkinci İsrail"i kurma yolundaki engeli "bertaraf" etmenin ilk basamağı mesabesinde görüyorlar bu seçimi.
Amaçlarına hizmet ettiğini düşündükleri için de "Millet İttifakı"nı destekliyorlar.
"AKP'li bozguncular" da makam ve mevkilerini kaybetmenin intikamı peşindeler.
Hepsinin nihayetinde hedefleri tek: Erdoğan'ı devirmek.
Bizim de duamız tek:
Müstevlilere bir daha "Yeni bin yılın Selahaddin Eyyübi'si son metroda durduruldu" manşetleri attırma Ya Rabbi. Yeni Zelanda teröristini, Netanyahu'yu, Kudüs işgalcilerini, kara siyasa haydutlarını, hülasa, "çok uluslu Ebu Cehilleri" sevindirme...
Akdeniz'de ABD, İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ülkemizi hedef alan tatbikatlar hiç yapmamış gibi...
"Türkiye haydut devlettir" diyen müstevliler, "NATO 10'uncu maddeye dayanarak Türkiye'ye müdahale etmelidir..." dememiş gibi...
Ve, sanki daha dün denecek kadar kısa süre önce (15 Temmuz'da) bu ülke işgal girişimine maruz kalmamış gibi...
"Nerden çıktı şu beka meselesi" diyorlar.
Bir kısmı da "belediye ve muhtarlık seçiminin bekayla ne alakası var" diyerek "beka" duyarlığını tahfif ediyor.
Sormak lazım:
Türkiye'nin bekasına göz diken FETÖ ve PKK'nın umudu haline gelmeyi neye borçlusunuz?
"Belediyecilik" cevherinize mi?
"Bu seçim Cumhuriyetin kurucu rejimi parlamenter demokrasinin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden intikam seçimidir..."
Seçilen kelimeye dikkat buyurun: "İntikam!"
İşin tuhafı...
Sandık marifetiyle "intikam" almayı hedefledikleri Erdoğan'a "diktatör" diyen de bunlar; "her şey sandık değildir" diyen de!
Bir de hiç utanmadan, "Erdoğan geriyor, kutuplaştırıyor" derler.
Yanlış anlaşılmasın, intikam ateşiyle yanan sadece Cindoruk değil, zaten "intikam" ateşi de "sistemle" sınırlı değil.
Fırsatını bulur bulmaz (ABD'ye) "hizmete" kaldıkları yerden devam edeceklerinden hiç kuşkunuz olmasın.
Tabii ki bambaşka bir şekle bürünerek yapacaklar bunu.
Yani, "meşruiyet" maskesi takarak. Tıpkı 17- 25 Aralık 2013'ü "yolsuzluk operasyonu" diye yutturdukları gibi.
PKK da "intikam" peşinde.
Nasıl ki Cindoruk bu seçimi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden intikam seçimi görüyor, onlar da "hendeklere gömülmenin" intikamı görüyor.
Uzun lafın kısası, "İkinci İsrail"i kurma yolundaki engeli "bertaraf" etmenin ilk basamağı mesabesinde görüyorlar bu seçimi.
Amaçlarına hizmet ettiğini düşündükleri için de "Millet İttifakı"nı destekliyorlar.
"AKP'li bozguncular" da makam ve mevkilerini kaybetmenin intikamı peşindeler.
Hepsinin nihayetinde hedefleri tek: Erdoğan'ı devirmek.
Bizim de duamız tek:
Müstevlilere bir daha "Yeni bin yılın Selahaddin Eyyübi'si son metroda durduruldu" manşetleri attırma Ya Rabbi. Yeni Zelanda teröristini, Netanyahu'yu, Kudüs işgalcilerini, kara siyasa haydutlarını, hülasa, "çok uluslu Ebu Cehilleri" sevindirme...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
