Hedef “Erdoğan’ın Âsa’sı!”
Kraliçe II. Elizabet'in cenaze töreninde, İngiliz kraliyet ailesine ve asırlık geleneklerine özgü çok sayıda sembolik yön vardı. Bana göre en dikkat çekici olanı, "kırılan âsa" idi.
Önce o olayı kısaca anlatayım. Sonra, asıl konumuza gireyim. Yani "Âsa'yı kırmanın" Türkiye'deki iktidar mücadelesi ile bağlantısını kurmaya çalışayım...
Kraliyet ailesinin en üst düzey yetkilisi Lord Chamberlain Baron Parker, Kraliçe'nin görev süresinde kullandığı âsasını kırarak tabutunun üzerine koydu. Chamberlain'in bu eylemi Kraliçe'nin hizmetinin sona ermesi anlamına geliyordu. Nitekim ikiye bölünen âsa, tabutun üzerine yerleştirilip Kraliçe ile birlikte gömüldü.
Gelelim şimdi Türkiye'ye...
Doludizgin ve hakikaten kritik bir seçime doğru yol alan ülkemizde, bugün gördüğümüz ve duyduklarımızın ötesine geçen "siyasal bilek bükme güreşinin" perde arkasındaki faktörler aslında çok ciddi!
Türkiye'yi 19 yıldır yöneten, siyasi tarihe damga vuran Tayyip Erdoğan'ın "siyasal âsası"nı kırmak ve Haziran 2023'te seçim sandığının üstüne koymak!
İşte burada durup dikkatlice analiz yapmak gerek!
İngiltere'de sembolik bir ismin iktidar döneminin kapandığı ilân edilirken...
Türkiye'de iktidarı tasfiye planının içine yerleştirilmiş bir büyük hazırlığın emareleri söz konusu!
Bir başka ifade ile... Sadece Erdoğan'ı değil, onun şahsında ve siyaset etme biçiminde karşılık bulan değerler sistemi ile idealleri tümüyle ülkeden silme niyeti artık kendini belli ediyor.
Mesele... Sadece iktidar değişimini hedefleyen demokratik yarıştan ibaret değil maalesef.
Elbette... Erdoğan da ilelebet iktidarda kalmayacak.
Ancak... Ebed müddet olarak gördüğümüz devletin millileştirilmesi, yani ulusal çıkarları önceleyen kadrolarla ve kodlarla çalışması, bir daha geri dönülemeyecek şekilde yörünge devlet karakterinden arındırılması, milletinin emrinde bir organizasyon olması hayati derecede önemli. Öylesine önemli ki... Bu tercih, "Büyük Türkiye iradesinin ve onu yaşayıp yaşatacak torunlarımızın kaderiyle" de bağlantılı.
İşte bu nedenle...
Erdoğan'la siyasal rekabete giriyormuş gibi yapanların tamamının samimiyetini sorgulamak, ilişki ağını çözmek, iktidara gelme uğruna hangi sözleri verdiklerini veya vermeye hazır olduklarını bulmak, yabancılardan medet umacak kadar tavizkâr olabileceklerini araştırıp bu aziz millete anlatmak milli bir ödevdir!
***
YENİ VESAYET KURUMU: "6'LI MASA..."
Biliyorsunuz 6'lı masa olarak adlandırılan, halka açık politik işbirliklerinin yanında, el altından HDP ve FETÖ ile stratejik yakınlaşmayı sürdüren siyasal bileşenlerin bir vaadi var.
Parlamenter sistemi güçlendirip geri dönecekleri güne kadar ülkeyi yönetecek cumhurbaşkanı "masa ortaklarının belirlediği çerçeve ve önceliklerle" hareket edecek. Halkın doğrudan seçtiği, hatta seçimle birlikte kabinesini kurmasına onay verdiği cumhurbaşkanı, seçim biter bitmez "6'lı masanın vesayeti altında çalışacak." Ve bu garabet idare şekli de millete, "demokratik uzlaşma!" olarak yutturulacak. Tabii ki işin o kısmı milletin takdiri ve sandık ne derse, o! Eyvallah. Bir an için bu uç senaryonun gerçekleşeceğini varsaysak bile Türkiye'nin çok geçmeden arka arkaya seçimler yapmak zorunda kalacağını söylemek de kehanet sayılmayacaktır.
Hal böyle olduğu içindir ki...
6'lı masanın, güncel hesaplarda ihmal edilmeyecek cumhurbaşkanı adayının Ali Babacan olabileceğini ileri sürebiliriz. Sanırım kendisi de bu yöndeki gayretlerine hız kazandırmış durumda
Neden Babacan?
Çünkü...
Kuralcıdır, büyük sözü dinler. Ekonomiden anlar, dış telkinleri göz ardı etmez. Bilderberg ilişkilerini kullanabilir. Muhafazakar tabana da liberallere de sıcak gelir. HDP derseniz zaten inkâr etmediği pazarlıkları mevcut. E, geriye kaldı CHP tabanı. Kemal Bey ikna olduktan sonra onlar da "Koltuğu Babacan'ın doldurduğu ama ülkeyi fiilen Kılıçdaroğlu'nun yöneteceğini sandıkları" formüle istemeye istemeye rıza gösterirler artık!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Dışişleri Bakanı Hakan Fidan: Nükleer savaş riski var, şaka değil (24.11.2024)
- Pandemi sonrası toplumun ruh sağlığı! (23.11.2024)
- Ekonomiye dair kısa Notlar... (21.11.2024)
- Küresel zirveleri etkileme kabiliyeti... (20.11.2024)
- G20 Zirvesi... Erdoğan, Rio’da Biden’ı uğurlarken... (19.11.2024)
- AK Parti... Değişim, Değişiklik, İhtiyat! (16.11.2024)
- Etki ajanlığı mı, yeni nesil casusluk mu? (14.11.2024)
- Geleceğe hazırlanmak… (12.11.2024)
- MİT, belediye takip eder mi? (09.11.2024)
- Başkentte güncellenen Trump Dosyası... (07.11.2024)