Karşı mahallenin Algısı... Gerçekleri...
Örneğin, bu figürlerden biri geçenlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son dış gezisinde sorulan soruları bahane ederek, bilmediği fakat yarım yamalak duyduğu ortam hakkında, programı izleyen gazetecileri de mesleki açıdan itibarsızlaştıran, buna karşın "yüksek şahsını!" duayenmiş gibi yücelten ileri geri yorumlar yaptı. Mesele yorumu değildi. Tamamen uydurduğu senaryoya, mutlak olarak inanmasıydı. Ne imiş? Sorular önceden şöyle veriliyor, hazır cevaplar yazılıyormuş. Külliyen yalan! Beyefendi, hanımefendi... Soru sormakla sizin adınıza sorgulama yapmak arasındaki farkı herkes biliyor. Kerameti, kişiliğinizde olduğunu öne sürdüğünüz özelliklerde aramayın lütfen, bulamazsınız.
Hayata bakışımız elbette farklı. Amma velakin... En dürüst, en temiz, en demokrat, en kahraman falan değilsiniz, hiçbir zaman olmadınız da. Eleştirdiğiniz gazetecilerin fikirlerini beğenmeyebilirsiniz. Bu tepkisellik sizlere, itibar suikasti hakkı, etiketleme yetkisi ve dışlama gücü kazandırmaz! Her dönemin öne çıkan aktörleri vardır, olacaktır da. Tekil örnekler üzerinden genelleme yapma ve değersizleştirme kabiliyetinizi başka alanlarda kullansanız hem aileniz hem de memleketiniz için daha faydalı iş yapabileceksiniz.
Kusura bakmayın. Çoğunluğunuz... Ehli keyiftiniz, medyadaki eski düzende pamuklara sarılıp büyütüldünüz, müesses nizamın bekçiliğini yaptınız. Bugün laf söylediğiniz kimi patronların bir dönem sizleri en üst makamlarda tuttuğu günlerde nasıl temenna ettiğiniz, sonra da ekmek yediğiniz yere neler söylediğiniz hâlâ hafızalarımızda kazılı.
Ayrıca... Bir gencin elinden tutup, yetiştirmediniz, pek çoğunun hayalleri ve gururları ile oynadığınız gerçeği ise herkesin bildiği sırlar arasında.
Bu ve benzeri simaları yüreklendiren gelişmeler, 2021 yılının sonlarında yaşandı. Bilhassa kur oynaklığının arttığı haftalarda, öylesine gözü kara açıklamalarda bulunmaya, sağa sola arsızca sataşmaya başladılar ki... "İktidar gidiyor şehvetine kapılarak" ayaklarının yerden kesildiği anda, 20 Aralık Kararları ile bir nebze olsun yer yüzüne döndüler. Moralleri bozuldu. Bu sefer, Türkiye Modeli çabasını küçümseme, altını boşaltma, tasarruf sahibini endişeye sevk etme ataklarına giriştiler.
Malûm medyadakiler arasında...
Etik, çizgisinde kırıklık yaratmamaya özen gösteren, eleştirdiği hususlarda tutarlı, medyadaki tanınırlığını güç olarak değil de sorumluluk olarak görenleri tenzih ederim. İyi ki varlar ama azlar!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Dışişleri Bakanı Hakan Fidan: Nükleer savaş riski var, şaka değil (24.11.2024)
- Pandemi sonrası toplumun ruh sağlığı! (23.11.2024)
- Ekonomiye dair kısa Notlar... (21.11.2024)
- Küresel zirveleri etkileme kabiliyeti... (20.11.2024)
- G20 Zirvesi... Erdoğan, Rio’da Biden’ı uğurlarken... (19.11.2024)
- AK Parti... Değişim, Değişiklik, İhtiyat! (16.11.2024)
- Etki ajanlığı mı, yeni nesil casusluk mu? (14.11.2024)
- Geleceğe hazırlanmak… (12.11.2024)
- MİT, belediye takip eder mi? (09.11.2024)
- Başkentte güncellenen Trump Dosyası... (07.11.2024)