Atatürk tekelciliğinde saklanan çelişkiler...
Aradan geçen 101 yıla ve onca yaşanmışlığa rağmen Mustafa Kemal'i eğip bükmenin, Atatürk sembolizmi üzerinden popülizm yapmanın maalesef bir sınırı yok.
Atatürk, kurucu lider kimliği ile "izm"lerin içine sıkıştırılamayacak kadar büyük. Kuruluş yıllarının zorlukları, Atatürk sonrasının millete dayatmaları bizlerin, tarihin doğru noktasında durmamıza engel değil.
***
Cumhuriyetin kazanımları, kültür milliyetçiliğinin esasları, laiklik-laikçilik farkı, halkı önceleyen politikaların gerekliliği, yenilikçiliğin üstünlüğü, reformculuğun dinamizmi kimsenin tekelinde değil, olamaz da!Bu yüzden...
Ne "Atatürk tacirleri" ile ne de sabit fikirli Atatürk karşıtları ile yolumuz kesişir!
Bizce, "Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır!" Atatürk ismini öne sürerek halk avcılığına soyunmak kolaydır. İronik biçimde O'nun görev tanımında bu gibilere yer yoktur.
Biliniz ki Atatürk ticareti yapanlardan ayrışıyor, Cumhuriyetin hakiki fertleri olarak yaşadığınız döneme damga vuruyorsunuz.
***
Bugün Türkiyemizin en büyük sorunu, "samimiyet eksikliğinde" düğümleniyor.Özetle...
Görünür ile gerçek arasındaki farkın er ya da geç ortaya çıkmak gibi değişmez kaidesi hâlâ işliyor. İnsanı değil, formatlı vatandaşı önceleyenlerin oyunu da Hak ile bâtılın mücadelesi dün olduğu gibi bugün de sürüyor!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Bakan Fidan... Ve satır arası okumaları (26.11.2024)
- Dışişleri Bakanı Hakan Fidan: Nükleer savaş riski var, şaka değil (24.11.2024)
- Pandemi sonrası toplumun ruh sağlığı! (23.11.2024)
- Ekonomiye dair kısa Notlar... (21.11.2024)
- Küresel zirveleri etkileme kabiliyeti... (20.11.2024)
- G20 Zirvesi... Erdoğan, Rio’da Biden’ı uğurlarken... (19.11.2024)
- AK Parti... Değişim, Değişiklik, İhtiyat! (16.11.2024)
- Etki ajanlığı mı, yeni nesil casusluk mu? (14.11.2024)
- Geleceğe hazırlanmak… (12.11.2024)
- MİT, belediye takip eder mi? (09.11.2024)