CHP’den taktik hamleler... Ve IMF severler...
AK Parti ise yılların birikimi sonucu bugün yeniden tartışılan meslek odalarındaki tekele neşter vurma girişimi veya İş Bankası'ndaki CHP etkisini kırma hamlesi ile fayda-maliyet analizi yapması gereken bir noktada konuşlanıyor.
Halihazırda Kovid-19 salgını ile mücadeledeki başarı, sağlık altyapısının yüz ağartan performansı, 240 milyarlık paketle ekonomik canlılığı sürdürme çabasının olumlu etkileri değişik toplum kesimlerini genişleyen ortak paydada buluşturabiliyor.
İdeolojik açıdan kemikleşmiş yapılara, derin tarihi ve siyasi kökeni olan konulara girilmesi AK Parti'yi yüksek tansiyon altında ameliyata zorlarken, CHP'nin akıl oyunları ile iş, aş alanlarına yönelerek sempati halkaları oluşturmayı deneyecek olmasını iyi değerlendirmek gerekiyor.
Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'nin son dönemde sergilediği iradeyle bilimin ışığında toplumun ihtiyaçlarını, siyasetin gereklerini, yeni dünyanın gidişatını gözeterek inisiyatif alması, pek çok ezberi bozmaya yetti. Şimdi ertelenmiş bazı problemlerle dar alana sıkışmanın artı ve eksilerini sakince düşünmekte fayda var. Söz konusu sorunlu alanlara çeki düzen verilmesi elbette gerekli. Önemli olan bu işlerin zamanlaması ve şu anki toplumsal buluşma zemininin çözülmemesi!
***
Bir başka konu da şu:Ülkemizde, tuzu kuru kesimlerin IMF seviciliği, sabit gelirli halk topluluğunun ise IMF'den hazzetmemesi bilinen bir gerçektir. Bugün başını CHP'nin çektiği, TÜSİAD çizgisinin akademik akıl hocalarının desteklediği IMF ile masaya oturma senaryosu her açıdan ibretlik. IMF prangası ile siyasi iktidarı frenlemeyi, perde arkasından IMF bürokratları ile görüşme yaparak kısa vadeli çıkarlar elde etmeyi umanların hayal kırıklığına uğrayacakları muhakkak. Nereden mi biliyoruz? Cevabı, o dört elle sarıldıkları IMF dokümanlarında mevcut.
Uluslararası Para Fonu, Kovid-19 salgınına karşı mali politika yaklaşımı özel serisinde çok çarpıcı önerilerde bulunuyor. Fon, küçük ve orta ölçekli işletmelerin ayakta tutulması, kırılgan gelir gruplarının korunması adına "Toplumsal Dayanışma Vergisi" öneriyor. Ve bu önerisini de bir tür servet vergisi olarak çerçevelendiriyor. Yani... IMF sopası ile iktidarın üzerine yürümeyi hayal eden grupların varlıklarının bir bölümünden vazgeçmesini bizzat IMF onlardan istiyor!
Anlayan için ne büyük ders değil mi?!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Bakan Fidan... Ve satır arası okumaları (26.11.2024)
- Dışişleri Bakanı Hakan Fidan: Nükleer savaş riski var, şaka değil (24.11.2024)
- Pandemi sonrası toplumun ruh sağlığı! (23.11.2024)
- Ekonomiye dair kısa Notlar... (21.11.2024)
- Küresel zirveleri etkileme kabiliyeti... (20.11.2024)
- G20 Zirvesi... Erdoğan, Rio’da Biden’ı uğurlarken... (19.11.2024)
- AK Parti... Değişim, Değişiklik, İhtiyat! (16.11.2024)
- Etki ajanlığı mı, yeni nesil casusluk mu? (14.11.2024)
- Geleceğe hazırlanmak… (12.11.2024)
- MİT, belediye takip eder mi? (09.11.2024)