Olağan ekonomi... Olağanüstülük isteyenler!
Ekonomiyi toparlama ve dış şoklara karşı dayanıklı hale getirme planına, yani meselenin somut yanına bakmak yerine, ısrarla "kişisel!" yönüne yükleniyorlar. Üzüm yemek yerine, adam yemeyi yani bağcı dövmeyi hedefliyorlar. Ama sıkıya gelince bunu yüksek sesle ifadeye cesaret edemiyorlar.
Kaldı ki yaşadığımız sorunların temelinde, ekonomi ile ilgili hassasiyetler kadar stratejik faktörler de ağır basıyor. O faktörler, "bağımsız dış politika uygulama" iradesine, ağır fatura olarak döndürülmek isteniyor. Bu noktadaki "stres testi" kurnaz piyasa profesyonelleri tarafından, bilinçli olarak tabana yani halka yayılıyor. Hal böyle olduğu içindir ki pek çok kimse gerçek manada kendi işine yoğunlaşamıyor. Eli işte olanın bile gözü, kulağı spekülatif siyasi veya finansal oyunlarda toplanıyor.
Herkes kendini işini yapacak. O işi ne kadar iyi yaptığını sorgulayacak. Bir başkasının işine ve alanına girmeyecek. Bankacı bankacı gibi, asker asker gibi, hakim hakim gibi, akademi akademi gibi, medya medya gibi olacak... Ve tabii ki Ankara'yı olduğu kadar dünyayı da takip edecek. Fakat bulduğu ilk fırsatta, asli işini bir kenara bırakıp, memleketin idaresinin veya idare edenlerin yerine geçmişçesine ahkam kesmeyecek.
Kuşkusuz... Sorumluluk makamında bulunanlar da sadece "bakan" değil, "gören, duyan ve gereğini yapan" olmayı da başaracak!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Bakan Fidan... Ve satır arası okumaları (26.11.2024)
- Dışişleri Bakanı Hakan Fidan: Nükleer savaş riski var, şaka değil (24.11.2024)
- Pandemi sonrası toplumun ruh sağlığı! (23.11.2024)
- Ekonomiye dair kısa Notlar... (21.11.2024)
- Küresel zirveleri etkileme kabiliyeti... (20.11.2024)
- G20 Zirvesi... Erdoğan, Rio’da Biden’ı uğurlarken... (19.11.2024)
- AK Parti... Değişim, Değişiklik, İhtiyat! (16.11.2024)
- Etki ajanlığı mı, yeni nesil casusluk mu? (14.11.2024)
- Geleceğe hazırlanmak… (12.11.2024)
- MİT, belediye takip eder mi? (09.11.2024)