24 Haziran seçimlerinin ardından bir dizi analiz yapıldığına kuşku yok. Ben, "Türk siyasetinin geleceği,devletin istikrarı ve vatandaşlarınhuzuru" adına önemsediğim birkaçkonuya değinmek istiyorum. Birincihusus, AKParti'nin kurumsalkimliği ve siyasidevamlılığıyla ilgili. Hatırlanacağı üzere Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AK Parti'yi, evladı gibi nitelemiş ve "4çocuğumu bu yüzdenihmal ettim" diyerek partisine ne kadar değer verdiğini söylemişti. 24 Haziran gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aldığı oy ile AK Parti'nin oy oranı arasındaki farkı iyi etüt etmek gerekiyor. Birbiriyle bağlantılı pek çok faktör sayılsa da mühim olan AK Parti'nin kurumsallaşma düzeyinin geriletilememesi. Bir başka anlatımla Erdoğan ile AK Parti arasında makas açılmamalı. Bugünkü tablonun tekrar etmesine izin verilmemeli. Aksi takdirde, "Erdoğan'ı desteklemegörüntüsü altında partisini zayıflatma"planı -Allah muhafaza- kalıcı oldumu, 2019'daki yerel seçimler de sonrasıda riske girer. Siyasette ortaya çıkmasımuhtemel dağınıklığın ve hatta kişiselhesapları da içeren yarışın bu ülkeyeödeteceği bedel ise çok ağır olur. Bu dademek oluyor ki AK Parti, "metal yorgunluğu"teşhisi ile başlayan yenidenyapılanma sürecini bir defalık bir hamlegibi okumamalı. Bünyesel dönüşümünü,Cumhurbaşkanı'nın yeni dönemdekipolitika yapma biçimi ile uyumluhale getirecek önlemleri de almalı. Unutulmamalı ki, AK Parti gerçekleştirdiği tüm reformlar bir yana Kürt kökenli vatandaşları siyaset eliyle hâlâ Ankara'ya bağlayabilen, milli birlik ve bütünlüğü teminat altına alan yegâne siyasi kurum olma özelliğini korumakta. İkinci husus, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin şematik yapısı. Cumhurbaşkanı etrafında kurgulanan ofis ve kurulların, yeni bürokratik katmanlara dönüşmemesine, bilhassa bakanlarla açık veya örtülü rekabetin aracı olmamasına bu davaya inananlar dikkat etmeli. Devlet yönetimi, "irade, kararlılıkve takipçilik" gerektirdiği için "Davulbirinin sırtında, tokmak öbürününelinde" algısına da fırsat verilmemeli. Dizginler Cumhurbaşkanı'nda oldukça, Cumhurbaşkanı adına ahkâm kesen değil, Cumhurbaşkanı'na fikir ve proje üreten mekanizmalar işledikçe, ilerisi için umutlanmaya epeyce nedenimiz var demektir. Üçüncü husus ise ekonomi. 2019 Bütçe hazırlıklarına hemen başlanarak, 2018'deki harcamaların finansmanını da içeren yeni bir program oluşturulmasında sayısız fayda var. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin başarısı, -kuşun iki kanadı misali- Külliye'deki şematik yapı kadar, yenilenmiş ekonomik ve siyasi programı da zorunlu kılmakta. Faizde, enflasyonda ve cari açıkta düşüş trendinin başlaması, kalıcı olması ve milletin gözünü döviz bürolarından asli işine çevirmesi için yeni program ve güven veren yeni ekip zorunluluktur. Ve nihayet... Görünür gelecekte ittifakların işleyişi ile seçim barajının düzeyi de tekrar değerlendirmeye tabi tutulmalıdır. Seçimlerin; ülkemiz, milletimiz,İslam âlemi ve insanlık için hayırlaravesile olması dileğiyle...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.