Başbakan’ın torunundan tertemiz sözler...
Çünkü günlerdir "sistem tartışması yapılmıyor" da ondan. Milletvekilleri ile genel gözlemlerimiz de iç açıcı değil. Örneğin, önceki akşam bir milletvekili, kendisine gelen özel mesajı gösterdi:
"Sayın vekilim aman dikkat! Bu gece Genel Kurul'da Ankara Milletvekili filanca ile siz hedef alınacaksınız!" O derece tuhaf yani.
Anayasayı, Türkiye'nin geleceğini konuşması beklenen isimlere, "Şiddete uğrayabilirsiniz uyarısında" bulunulması ibretlik aslında!
Yine o gece Başbakan Sn. Binali Yıldırım'la Meclis kulisinde sohbet ediyorduk.
Bir ara Sn. Başbakan'a, sosyal medyadan paylaşılan alt alta eklenmiş iki fotoğraf gösterildi.
İlk karede, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "TV'lerde izleyin, anayasaya nasıl karşı çıkacağımızı görün" mealindeki sözü vardı. İkinci karede ise Başbakan Yıldırım'ın muhalefet kulisine sürpriz ziyareti ve Kemal Bey'le çay sohbetinden sempati uyandıran bir kesit. Sert muhalefetten, koyu sohbete uzanan çizgi, sanırım CHP kulisinde farklı şekilde yankılandı. Muhalefet edemediğini düşünen organize isimler, kürsü işgaline yöneldi. Meclis'in tadını kaçırdı. Milletin gözü önünde kötü bir sınav verdi.
***
Yani... Tribünlere de oynamakta. Oysa bu planın tutması imkânsız. Sebebi çok açık. Eski Türkiye'de başarısız lider koltuğunu koruyabiliyordu!
Yeni Türkiye'de ise Cumhurbaşkanlığı yarışına girmeye cesaret edemeyenin, yarışa girip de kaybedenin liderlik iddiası kalmayacak.
Eksikliklerine rağmen getirilmek istenen Cumhurbaşkanlığı sisteminin hayırlı yanlarından biri de "siyasetin yeniden inşasına zemin hazırlaması" olacak. Başaramayan bırakacak. Programı, projesi olan, ekip kuran, halkı ikna eden, toplumun farklı kesimlerini bir ideal etrafında buluşturanlar ise yeni dönemin siyasetçileri olarak ön plana çıkacak. İşte bu sayede, siyasette asimetri giderek azalacak.
Siyaset dışı unsurlardan medet umma anlayışı tarihe gömülecek. Sadece millete güvenerek ve millet önünde hesap vermeyi göze alarak siyaset üretme biçimi kurumsallaşacak.
Gözlerindeki zekâ pırıltısına eşlik eden, çocuk kalbinin saflığı ile anlatıyordu... Kötü adamların ülkemize savaş açtığını, iyi insanların onlarla mücadele ettiğini ve kazandıklarını... "Allah da yardım etti. Dedem de elinden geleni yaptı" diye devam ediyordu o etkileyici görüntüler. Emin olun, bir TV kanalında 5 dakika yayınlansa, anayasa tartışmalarının kalitesi ile Türkiye'nin gelecek yürüyüşünün kalibresi arasındaki büyük fark tescil olur.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- DEM-İmralı... Devlet aklı... İhtiyat! (28.11.2024)
- Bakan Fidan... Ve satır arası okumaları (26.11.2024)
- Dışişleri Bakanı Hakan Fidan: Nükleer savaş riski var, şaka değil (24.11.2024)
- Pandemi sonrası toplumun ruh sağlığı! (23.11.2024)
- Ekonomiye dair kısa Notlar... (21.11.2024)
- Küresel zirveleri etkileme kabiliyeti... (20.11.2024)
- G20 Zirvesi... Erdoğan, Rio’da Biden’ı uğurlarken... (19.11.2024)
- AK Parti... Değişim, Değişiklik, İhtiyat! (16.11.2024)
- Etki ajanlığı mı, yeni nesil casusluk mu? (14.11.2024)
- Geleceğe hazırlanmak… (12.11.2024)