Küresel emtia fiyatları açısından 2021 yukarı doğru trendi sıklıkla konuşacağımız bir yıl olacak gibi gözüküyor. Bunun birbirinden önemli gerekçeleri söz konusu. Birincisi, küresel ölçekte doğu-batı aksında konteyner taşımacılığı açısından önemli zorluklardan geçilen bir dönem yaşanıyor. Dünyanın batısından doğusuna yönelmiş konteyner gemileri ve konteynerler kolay kolay geri dönemiyorlar. Bu nedenle, üretim için gereken emtialar, ister tarım ve gıda emtiası, ister madenve metal, ister petro-kimya bazlı ürünler, ister otomotiv ve makine endüstrisi için yedek parça veya ara mamul, ürünleri taşımak için konteyner bulunamıyor. Bu da emtiaların fiyatını arttırmakta.
İkinci bir nokta, giderek yoğunlaşan aşı haberleri ve Çin ekonomisinde 'Kovid-19'a rağmen güçlenmeyi sürdüren toparlanmanın, dünya ekonomisinin üretim ve büyüme performansı ve küresel ticaret açısından umutları yeşertmiş olması. Bu nedenle, üretim ve ihracat bazında gözlenen hareketlenme doğal olarak emtia talebine ve emtia fiyatlarına yansımakta. Aynı esnada, küresel bir iklim dönemi olarak ifade edilebilecek 'La Nina'ya ve onun sebep olduğu 'kuraklık' tehdidine yönelik endişelerin artması da, ekstra bir olumsuzluk olarak tarım ve gıda fiyatlarına yönelik yükselişi tetiklemiş gözüküyor. Öyle ki, BM Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) aralık ayında yayınlanan son raporu, küresel gıda ticaretindeki ciddi hareketlenmeyle, tarım ve gıda fiyatları son 6 yılın en yüksek seviyesini görmüş durumda.
FAO'nun aylık Gıda Fiyat Endeksi, 6 aydır aralıksız olarak yükselişini sürdürmekte olan Fiyat Endeksi'nin kasım ayında ekim ayına göre yüzde 3,9 ve bir önceki yılın kasım ayına göre ise yüzde 6,5 yükselerek, endeks değeri olarak 105,0 puana ulaştığını gösteriyor. Bu artış oranları 2012'den bu yana görülmüş olan en sert yükseliş trendine işaret ederken, dikkatle takip edilen fiyatlar da 2014 yılından bu yana görülen en yüksek fiyatları temsil etmekte. 2021 yılı sonunda küresel tahıl stoklarının da küresel stok kullanım oranının yüzde 30,7'sine denk gelecek şekilde 866,4 milyona gerileyeceği tahmin ediliyor. Bu rakam, son 5yılın en düşük oranı olsa da, yine de küresel anlamda güvenli bir seviye olarak tanımlanmakta.
Londra Metal Borsası'nda ise, emtia talebinin artmasıyla birlikte, MetalEndeksi son 8 yılın en yüksek seviyesine ulaşmış durumda. Bakır, alüminyum, çinko, kurşun, kalay ve nikelin günlük kapanış fiyatlarına göre oluşturulan endeks en son 2012 yılında 3.500 seviyelerinde bulunuyordu. Bakır fiyatları, bakır madenlerine yönelik yatırım eğilimindeki gerilemeye karşılık, artan talep dolayısıyla görülen fiyat artışlarına bağlı olarak, 8 yılın zirvesine çıkarak ton başına 8 bindoların üstünü gördü. Alüminyum ise ton başına 2 bin dolar civarında seyrediyor. Zayıflayan dolara karşı yatırımcıların emtiaya daha fazla yönelmesiyle uzun pozisyonlar 10 yılın zirvesine çıktı. Bu tablonun küresel enflasyona olan etkisini de yakından takip edeceğiz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.