Siyaset, memleketi yönetmeye niyetli olanların işi. Her siyasetçinin değişik hedefleri olduğu için de farklı siyasi partiler var. Farklı partilerin ve siyasetçilerin üzerinde ittifak etmeleri gereken temel esas, ülkeye ve millete hizmet…
Ülkeye ve millete hizmetin insanlarla ilgili kısmı ise daha çok nihai hedefleriyle ilgili. Kimisi siyasete bir maişet kaynağı olarak bakarken, kimisi hobi olarak değerlendirebilir.
Çok iyi hazırlanıp, gece gündüz demeden çalışanlar dışındakilerin döküldüğü siyasette başarılı olanlar ise, konuya 'Halka hizmet Hakk'a hizmettir' düsturu ile yaklaşanlar.
Ülkemizin halen, başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, 'Halka hizmet Hakk'a hizmettir' sloganı ile yola çıkıp gecesini gündüzüne katarak çalışan bir kadro tarafından yönetilmesi, bunun ispatı.
'Hakk'ın rızası ve halkın memnuniyeti' için değil de, başka niyetlerle siyasete soyunanların hep hayal kırıklığı yaşadıkları, malum.
Siyasi partiler ülkeye ve millete hizmet için kurulduklarına göre, ülkemizin hali ve istikbaline yönelik plan ve projelerinin milletimizce bilinmesi gerek...
Ağızlarını her açtıklarında 'yandık, bittik mahvolduk' demeye alışkın CHP'lilerin, son 19 senede ülkemizde hiçbir şey yapılmadığını söyledikleri, malum. İttifakın diğer üyeleri de aynı.
Eğitim, sağlık, ekonomi ve akla gelebilecek hemen her konuda yalanlara dayalı algılar oluşturmakla uğraşan CHP'lilerin, kazara iktidar olurlarsa neler yapacakları hakkında tek bir cümleleri bile yok.
Ne demek olduğunu İstanbul'da yaşayanların kısa sürede anladıkları 'Her şey iyi olacak' benzeri sallamaları bir kenara koyalım. AK Parti iktidarını ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı devirmeye odaklanmış CHP ve beraberindekilerin, sonrasında neler yapmayı düşündüğünü bilen yok. Buna kendileri de dahil üstelik…
CHP ve ittifaktaki başka bazı partilere yalanlar hazırlamakla meşgul olan 'ajans' da gelecekle ilgili planları bilmiyor belli ki. Bilselerdi, hazırladıkları metinlerde ufak tefek sızıntılar olurdu.
HDP'nin, Kandil kaynaklı 'şeffaflık olmazsa yetki ve katılım' teklifi, Dursun Çiçek ve Gürsel Tekin'in kamuoyunu hazırlama girişimleri sonrası ortaya döküldü, malum.
İşin özü şu: 'Zillet' İttifakı'nı oluşturan siyasi partilerin ülkemizin geleceğine yönelik herhangi bir fikirleri yok…
'Dostları'nın emriyle mevcudu yıkmaya uğraşan ve sonrasında yapacaklarını ancak yeni talimatlardan öğreneceklerin gerçek yüzünü insanımıza anlatmak, önemli…