Hepimiz biliyoruz ki Türkiye ekonomisinde "Ağustos 2018Sendromu" canlı tutulmak isteniyor. Hatırlanacağı gibi... Ajanlıktan hüküm giyen rahip Brunson üzerinden üretilen siyasi gerilim, ABD Başkanı Donald Trump'ın bir twitter mesajıyla Türkiye ekonomisine açık saldırısına kadar varmıştı. Bugün de ABD yönetimi, Rusya'dan S-400 füze savunma sistemi satın alınmasını bahane ederek, müttefiklik ilişkisi ile bağdaşmayan pervasızlık içinde. Washington'dan gelen sinyallerin iç açıcı olmadığı, neredeyse hasmane nitelik kazandığı da bir sır değil. Senatoya sunulan sert karar tasarıları, ABD Dışişleri Bakanı ve Pentagon'un tehditkar açıklamaları, ABD'nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası'nın Ankara'daki karar alıcılara karşı uygulanması çağrıları... Hatta, TAI'deki elektronik sistemlerin bile sökülebileceğine ilişkin kaba güç gösterileri... Bütün bu mesaj ve operasyonlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, meselenin hangi noktada çözüleceği büyük önem kazanıyor. Yani Türkiye, S-400 dosyasına tamamlanmış bir iş süreci olarak bakmasına ve egemenlik haklarından taviz vermeyeceğini ilan etmesine karşın ABD ile krizi aşabilecek formüllere de kafa yoruyor.
***
Suriye iç savaşının tırmandığı günlerde, NATO'dan tedarik edilen Patriot sistemlerinin kaç ayda geldiği, daha tehlike geçmemiş olmasına rağmen nasıl sökülüp götürüldüğü dün gibi hafızalarda. ABD'den istenen Patriotlara eski Başkan Obama döneminde Kongre onayı çıkmazken, Türkiye'nin alternatif arayışlara girmekte haklı olduğunu bizzat Başkan Trump'ın kabul ettiği ve bu kanaatini Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'la da paylaştığı kamuoyunun malumu. Bu vesile ile belirteyim ki ABD tarafının "cömert" dediği yeni Patriot teklifi sanıldığı gibi cazip görünmüyor. 3-3.5 milyar dolarlık bir paket söz konusu ama teknoloji transferi, ortak üretim gibi unsurlar henüz yok. Sorunun büyüklüğü ve yakıcılığı karşısında Başkan Erdoğan'ın, hazirandaki G 20 Japonya Zirvesi'nden önce Başkan Trump'la baş başa görüşmesinde sayısız fayda var.
***
S-400 alımının, Türkiye'nin parasını ödediği ve proje ortağı olduğu F 35 savaş uçaklarının teslimini engelleme şantajına dönüşmesi ibret verici. Pentagon'un, "Ruslara S-400 için 2milyar dolar ödediniz. F 35 projesinden10 milyar dolar kazanacaksınız"demesi de tarihe geçecek kadardüşündürücü! Yine de gelinen noktada...
S-400'lerin teslimatının tamamlanması, alındıktan sonra ise Azerbaycan veya Katar'da tutulması seçeneği masada. "S-400'ler F-35'lere risk oluşturmayacakşekilde konuşlandırılır. S-400'ler alınır, başka biryerde durur" yaklaşımının ötesinegeçecek bir çözümü de Ankara'danbeklemek aşırı iyimserlik olur.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.