CANLI YAYIN
Haymana, ilk kez bir Cumhurbaşkanı ağırladı. Ankara'nın kaplıcaları ile meşhur bu ilçesi, sosyolojik yapısı, nüfus bileşimi ve halk ekonomisine hakim pazarcı esnafı ile gerçek bir laboratuardır. Başkan Tayyip Erdoğan'ın, Cumhur İttifakı ortak mitingi, merkez ilçelerindeki 8 mitingin ardından bu kez çevre ilçelerden Haymana, Elmadağ ve Çubuk'ta da vatandaşlarla buluşması, Ankara'nın kaderinin bir maceraya sürüklenmemesi gerektiğinin açık göstergesi idi. Sadece Ankara'da gerçekleşen 12 miting bile, muhalif blokun Türkiye performasını aşmaya yetti!
***
Dün, Reis-i Cumhur'un en çarpıcı mesajı ekonomi üzerineydi. Cumhurbaşkanı, Türkiye'ye çekilen finansal operasyonların, tabandaki yansımasının çok ama çok farkında. İşte bu yüzden Ankara'daki üç ilçede kullandığı cümleler, belki de kampanya dönemi boyunca en dikkat çekici olanlarıydı.
Önce sordu:
"Türkiye ekonomisini belediye başkanlarının düzeltme şansı var mı?"
Sonra, bol keseden atan muhalefete de bahtının rüzgarına kapılmakta olan seçmene de ders niteliğinde cevap verdi:
"Belediyelerin çoğu batık. Personellerinin maaşını dahi ödeyemiyor. Türkiye'nin ekonomisinin sorumlusu benim! Şu anda devletin başında kim var?
Tayyip Erdoğan var, 14 bakanı var. Yerel yöneticilerin yapacağı hiçbir şey yok. Ne söylüyorlarsa yalan!"
Bir bu kadar önemli ifadesi ise seçimin ardından başlayacak yapısal reformlarla, kısa sürede sonucu alınacak işlere imza atılacak olmasıydı. Nitekim Cumhurbaşkanı, "Sizlere, belirsiz bir gelecekten bahsetmiyorum. Seçimlerden sonraki birkaç ay içinde tüm bu adımları atmış, hasılasını da toplamış olacağız!" diyerek kararlılığını ortaya koydu. "Nasıl 15 Temmuz'da milletimizin istiklaline yönelik darbe girişimine karşı canımız pahasına birlikte mücadele ettiysek ekonomi konusunda da aynısını yapacağız" vurgusu ise yeni dönemin mottosu idi.
Ve nihayet...
"31 Mart'ta yapacağınız tercihlerle sadece belediye başkanlarını seçmekle kalmayacak kendinizin, çocuklarınızın da geleceğini belirleyeceksiniz!" uyarısını, "Sandığa gitmeyenleri de alıp sandığa götüreceksiniz. Sandığa sahip çıkacaksınız" çağrısı ile noktaladı.
Önce sordu:
"Türkiye ekonomisini belediye başkanlarının düzeltme şansı var mı?"
Sonra, bol keseden atan muhalefete de bahtının rüzgarına kapılmakta olan seçmene de ders niteliğinde cevap verdi:
"Belediyelerin çoğu batık. Personellerinin maaşını dahi ödeyemiyor. Türkiye'nin ekonomisinin sorumlusu benim! Şu anda devletin başında kim var?
Tayyip Erdoğan var, 14 bakanı var. Yerel yöneticilerin yapacağı hiçbir şey yok. Ne söylüyorlarsa yalan!"
Bir bu kadar önemli ifadesi ise seçimin ardından başlayacak yapısal reformlarla, kısa sürede sonucu alınacak işlere imza atılacak olmasıydı. Nitekim Cumhurbaşkanı, "Sizlere, belirsiz bir gelecekten bahsetmiyorum. Seçimlerden sonraki birkaç ay içinde tüm bu adımları atmış, hasılasını da toplamış olacağız!" diyerek kararlılığını ortaya koydu. "Nasıl 15 Temmuz'da milletimizin istiklaline yönelik darbe girişimine karşı canımız pahasına birlikte mücadele ettiysek ekonomi konusunda da aynısını yapacağız" vurgusu ise yeni dönemin mottosu idi.
Ve nihayet...
"31 Mart'ta yapacağınız tercihlerle sadece belediye başkanlarını seçmekle kalmayacak kendinizin, çocuklarınızın da geleceğini belirleyeceksiniz!" uyarısını, "Sandığa gitmeyenleri de alıp sandığa götüreceksiniz. Sandığa sahip çıkacaksınız" çağrısı ile noktaladı.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
