AK Parti'de son aşamaya gelen yerel seçim stratejisi hazırlıkları hayli ilginç sonuçlar ortaya çıkarmış durumda. Son 16 yıldaki tüm seçimlerin kapsamlı şekilde analiz edildiği bu çalışmanın ağırlık merkezini "
2 referandum ve 2 cumhurbaşkanlığı seçimi" oluşturdu. 12 Eylül 2010 ve 16 Nisan 2017 anayasa referandumları ile 10 Ağustos 2014 ve 24 Haziran 2018 cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin neticeler, "
tabanda ittifakın" neden ve nasıl mümkün olabileceğine ilişkin önemli ipuçları verdi. Partiler arası oy geçişkenliklerinin de masaya yatırıldığı bu tabloda, AK Parti'nin seçmen profilinin yanı sıra MHP seçmeninin davranış kodları da değerlendirildi. Ve şu görüldü:
MHP'de oldukça dikkate değer bir seçmen kitlesi, kritik zamanlarda, bilhassa krizli siyasi dönüm noktalarında Cumhurbaşkanı
Tayyip Erdoğan'a desteğini esirgemiyor. MHP'deki bir grup, son düzlükte siyasi duygusallıktan arınarak "
istikrardan yana" tavır sergiliyor. Ayrıca... İç ve dış ekonomik operasyonlara karşı duruş, FETÖ ve PKK başta olmak üzere terörle mücadele, devlet sisteminin yeniden inşası gibi hassas başlıklarda da AK Parti ve MHP seçmeni ortak paydada buluşabiliyor.
***
"
Madalyonun politik yüzü" böyle iken bilhassa ele alınması gereken "
ekonomik yüzü" de söz konusu. Ekonomik büyümenin, düşük faiz ve enflasyonun, istihdamdaki artışın seçmen davranışları üzerindeki etkisi tartışılmaz. Acaba seçmen bu kez "
tepkisel mi hareket edecek yoksa gelişmeleri soğukkanlı mı yorumlayacak?"
An itibariyle yansıyan manzara şöyle...
Ekonomide aşama aşama geride bırakılan türbülansın özünde dışarıdan kaynaklandığı düşünülüyor.
Güven ortamının yeniden tesis edilmesinin, gelecek öngörüsünü ve umudu pekiştirdiği vurgulanıyor.
2018'in son aylarından, 2019'un ilk çeyreğine kadar ekonomide, iyimserlik aşılayan pozitif gelişmelerin kademe kademe yaşanacağı beklentisi dile getiriliyor.
Ve nihayet... Vatandaşların çoğunluğu, yerel seçimlerde yaşanacak olası siyasi yol kazasının yeniden bir sistem sorunu üretmesini istemiyor.
Özetle... Bugünkü veriler, "
Mart 2019 seçimlerini aşalım, 4 yıllık siyasi kredi açalım. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a verdiğimiz desteğin somut sonuçlarını tartalım ve nihai mesajı 2023'e bırakalım" çizgisinde
toplanıyor.