Elini ve gövdesini taşın altına uzatması gerekenler
22.09.2018, Cumartesi
Hazine ve Maliye Bakanı BeratAlbayrak'ın açıkladığı "Yeni EkonomiProgramı" ve yansımaları üzerine değerlendirme yapmak için yeterli veriye sahibiz. Daha ilk dakikadan kabul edildiği üzere program "son derecegerçekçi." Yani, rahatsızlığı doğru teşhis ediyor, ekonomik anlamda doğru reçeteler içeriyor. Ama baştan beri biliyoruz ki yaşadığımız türbülansın ekonominin genel kuralları ile ilgili bölümleri kadar ekonomik olmayan bölümleri de var. Ve bunların başında Türkiye'ye yönelik açık ve örtülü dış politik kurgular ile stok hukuki sorunlar geliyor. Öncelikle bir hususunaltını çizelim... Busıralar belli çevrelerce pompalanmayaçalışılan "kriz"ifadesi, kitabi anlamınauygun kullanılmadı mı,kendi kendini üreten kehanetebürünebilir! Bu daülkeye ihanet demektir!
Mevcut şartlarda ekonomik davranışları etkileyen psikolojik faktörleri ve güven unsurunu göz ardı edemeyiz. Ha, şunu söyleyebiliriz. Herkesin kendine özgü sıkıntıları, taşıma gücüne göre bireysel kriz olarak nitelendirdiği halleri olabilir. Ki bunlar da çok mühimdir. Kriz ise -Allah muhafaza ödeme sistemlerinin kilitlenmesi, paranın maliyetinin ölçülebilir olmaktan çıkması, karşılıklı taahhütlerin hiçbir şekilde yerine getirilmemesidir. Çok şükür Türkiye ekonomisinin ölçeği, birikimi, bağışıklığı böyle bir durumla yan yana bile gelmemektedir. Bununla birlikte sokağın nabzı için "yaşamkalitesi" tabirinden yola çıkabiliriz... Örneğin, ayağınız burkulsa canınız oradadır, gününüz sıkıntılı geçer. Mideniz ağrısa yediğiniz yemekten tat alamazsınız. Ama genel sağlık durumunuz kriz olarak tanımlanmaz ve size yatalak muamelesi de yapılmaz. Tam da bu nedenle Türkiye ekonomisini "hasta adam" diye sunmaya çalışanlara karşı dikkatli olmak her duyarlı vatandaşın boynunun borcudur.
***
Daha önce de söyledim. Programa "inanç, moralve sabır" mutlak gereklilik. Hemen hafta başından itibaren Oda ve Borsa Konseylerinin Anadolu'da toplanması, büyük bankaların genel müdürlerinin kritik üretim merkezlerini ve sanayicilerini ziyaret etmesi, morali ayakta tutması bir görevdir.
Derlenip, toparlanma için iki yıla ihtiyaç olduğu, büyümedeki yavaşlamayı yönetme becerisinin önemi her fırsatta anlatılmalıdır. Her şeyi Ankara'dan beklemek yerine, inisiyatif alınmalıdır. Hazine ve Maliye Bakanlığı da programın alt metinlerini paylaşarak kamuoyunu ortak hedeflere yürüme noktasında cesaretlendirmelidir. Ve nihayet bir gözlemimiaktarmam dayazar sorumluluğumungereğidir.
Bugünlerde sesi fazla çıkanların, son yıllarda büyüyen, kazananlar olması, sade vatandaşın ise tevekkül ve sağduyu ile olaylara yaklaşması, üzerinde durulmaya değer bir tablodur!
Unutulmamalıdır ki bireysel kurtuluşunu arayanlar, günü kurtarsa bile itibarını ve sürdürülebilirliğini kaybeder. Ekonominin, mali disiplin içinde dengelenip, büyük dönüşümü başarması için kimileri elini, kimileri de gövdesini taşın altına uzatmalıdır.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.