TBMM Başkanlığı'na seçildikten sonra ilk resmi ziyaretini KKTC'ye gerçekleştiren Binali Yıldırım, Ankara'ya dönüş yolunda gündemdeki sıcak gelişmeleri değerlendirdi. Meclis'te "Daha çok uzlaşma, daha az çatışma" düsturu ile çalışacaklarını belirten Yıldırım, sorularımızı şöyle yanıtladı:
Yeni dönemde Meclis nasıl bir rol üstlenecek?
Güçlü Meclis, Güçlü Hükümet, Güçlü Türkiye. Güçlü hükümet tarafı, seçimlerle oluştu, orada bir tereddüt yok. Güçlü Meclis tarafını inşa etmek bize düşüyor. Bir ülkenin toplam gücünün bileşenleri var. Sadece yürütme tek başına bunu karşılayamaz. Bizim Meclisimiz de parlamenter diplomasiyi etkin kullanabilir. 1915 olaylarında, Kıbrıs ve Kudüs'te... En önemlisi 15 Temmuz'da darbe girişiminin önlenmesinde Meclis büyük bir görev ifa etti. Meclisimiz, temsilde adalet noktasında çok iyi bir noktaya geldi. Oyların yüzde 97'si Meclis'e yansıdı. Bu çok değerli. Bunun üzerine birçok şey inşa edilebilir...
Meclis'te çalışma barışını nasıl tesis edeceksiniz?
Yeni sistemde Meclis'te daha çok uzlaşma daha az çatışma esasına göre çalışacağız. Bu toplumsal ayrışmayı da önlemiş olacak. Bugün siyasi partiler içeride birbiriyle çok yakın durmasa da ABD'ye karşı dört parti milli bir duruş sergiledi. Bu da ülkemizi güçlendirdi. İktidarın bu tür mücadelelerde yalnız kalmadığını herkes gördü. Bundan sonraki gayretimiz siyasi partileri, milli meselelerde ortak akılda birleştirmek olacak.
Muhalefetin Meclis'i acilen toplantıya çağırmanız için girişimi oldu...
Bu çağrı var da... Şu anda hükümet, Cumhurbaşkanlığı adımlarını atıyor, gerekli tedbirleri alıyor. Bu tedbirler de olumlu karşılığı buluyor. Ortak duruş derseniz HDP hariç dört parti, ilk gün bir araya gelerek bir metin yayınladılar. Meclis üzerine düşeni hiç gecikmeden yaptı. Bu aşamada olağanüstü toplantı ihtiyacı gözükmüyor.
Meclis'in fiziki alt yapısına ilişkin projeler olacak mı?
Milletvekillerimizin çalışacağı mekanlar için yeni bir proje hazırlandı. Bu projeyi ilerleyen zaman diliminde hayata geçireceğiz.
ABD'YE MEKTUP GÖNDERECEĞİM
Yakın
zamanda ABD Senatosu'na bir mektup göndereceğim. Sadece oraya değil. ABD'nin bu çıkışı Japonya'dan İspanya'ya kadar her ülkede belirli oranda tahribat yaptı. Örneğin, Japonya'nın, İspanya'nın, Kore'nin Türkiye'de yatırımı var. Müteşebbisleri zarar görüyor. Biz tabii ki onlara sahip çıkacağız ama vatandaşı oldukları ülkelerden de bu konuda destek bekliyoruz. Boeing firması niye bir şey yapmıyor? Türkiye önemli bir müşteri. Sesini yükseltmesi lazım. Bu durum bir kriz ama bünyesinde bir fırsatı da barındırıyor. ABD bu işi daha aymaz bir şekilde sürdürürse bize kısa vadede yük getirir, sorunlar oluşturur. Ama orta, uzun vadede bize büyük bir imkan kapısını açabilir.