Keşke İsmail kadar olsaydın be oğlum!
"Aydınlıkçıların sözde 'bilimsel sosyalist' teorik yayını olan 'Teori' dergisinin 'Asya'nın kilidi: Doğu Akdeniz' dosya konulu Ekim 2020 sayısının baş yazısını AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yazdı..."
Gördüğünüz gibi Türkçeleri bozuk; lakin, yerleştirmeye çalıştıkları algı gayet net.
Hülasası şu: "Aynı gemideydiler artık dergilerinde de yazmaya başladılar..."
Bu algı faaliyetini ilkin Pentagon eski görevlisi Michael Rubin başlattı. Ondan FETÖ'nün firari yazarçizerleri, onlardan da Davutoğlu kaptı...
Fakat...
Mahut internet sitesinin "ürettiği" söz konusu haber pespaye bir yalandan ibaret.
İddia edildiği gibi Sayın Erdoğan Teori Dergisi'nde yazı falan yazmadı. Dergi, Cumhurbaşkanımızın BM - GK konuşmasının tam metnini iktibas etti, hepsi bu!
Yahu Teori Dergisi piyasada, açıp bakan herkes gerçeği görür; böyle acıklı yalan olur mu?
Algı yerleştirme iştiyakı gözlerini nasıl kör etmişse artık, herkesi kör sanıyorlar galiba.
Herkesi kör sandıkları için olsa gerek, Erdoğan'ın başyazısını yazdığı yalanıyla yetinmemişler, Teori Dergisi'ni aşağılama aşamasına geçmişler.
Maksat mı?
Sayın Erdoğan'ın ne kadar vahim bir mecrada yazı yazdığının altını çizmek
Mesela, "Tüm yazıların erkeklerin kaleminden çıktığı derginin..." demişler. (Kimi muhteremler de geçenlerde bir sözleşeme üzerinden Erdoğan'ı nerdeyse "erkek düşmanı" ilan edeceklerdi.)
Mesela, "Derginin bir önceki sayısında ise Doğu Perinçek, emperyalist kapitalist sistemin büyük tanrısının 'eşcinsel' olduğunu iddia etmişti..." demişler.
Mahut yalanı maskeleme gayretinin ibretlik gösterisi. Zira, ürettikleri haberin bağlamı belli.
Teori Dergisi'nin yayın kurulu üyesi Gaffar Yakınca'yla konuştum.
Sayın Cumhurbaşkanımızın BM konuşmasının sadece Türkiye için değil tüm dünya için devrim niteliğinde olduğunu, yayın kurulu üyesi olduğu derginin bu konuşmanın tam metnini yayımlamasından şahsen gurur duyduğunu belirtti.
Gaffar Yakınca dedim de aklıma geldi.
Gazeteci İsmail Saymaz'ın, "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, bu akşam evimizi ziyaret etti. İmamoğlu, düğün hediyesi olarak ressam Mustafa Ayaz'ın enfes bir tablosunu ve bir 'Nutuk' armağan etti..." şeklindeki duyurusu üzerine, Gaffar Yakınca şöyle bir tweet attı:
"Hediye kabulü gazetecilik etiğinde ciddi bir başlıktır. Mesela NYT etik kodlarına göre 25 USD (195 TL) üstündeki hediyeler rüşvet sınıfına girer, kabul edilemez. Mustafa Ayaz'ın yağlı boya tabloları 12-25 bin TL arasında alıcı bulmaktadır..."
O değil de, sevgili Ahmet Kekeç'in ifadesiyle, "Bunca yılın yandaşıyım" yağlı tablo şöyle dursun, eli boş dahi olsa evimi ziyaret eden bir belediye başkanı çıkmadı...
Hazır adı geçmişken İsmail Saymaz'ın da hakkını teslim edeyim.
Zira onun kadar bile olamayan fakat (güya) "İslamcılık" davası güden kimi haysiyetsizler var!
Bu haysiyetsiz müptezellerin (pelikan / penguenle alakam olduğuna dair) iftirasını köşesinde yayımlayınca İsmail'i aradım, konuştuk. Anında internet üzerinde bu iftirayı / hakareti düzeltti. Ayrıca, "isterseniz bir açıklama gönderin köşemde yayımlayayım" dedi.
Hiçbir açıklamaya gerek yoktu. "Pelikanla melikan" dedikleri her neyse uzaktan yakından alakam olmadığını / olamayacağını herkes bilir. Zaten şimdiye değin ne düşündüysem "dan" diye köşemde dile getirdim, getiriyorum. Kaldı ki, daha önce kısmen bir dergide yayımlanan o "bildirinin" müellifini de başta o müfteri olmak üzere herkes biliyor
Aynı tip müptezellerden biri fakire attığı bir iftirayı yazı işleri müdürü bir arkadaşımıza şöyle izah etmişti: "Salih abi bizi çağırdı da mı koşup gitmedik..." (Böyle sözde "dindar" olacağına İsmail gibi "seküler" olsaydın be oğlum.)
Muhatap almamamın bedelini iftira atarak ödetmeye çalıştığını ikrar ettiğinin farkında bile olmayan bu müfteriyle, Sayın Cumhurbaşkanımızın BM Genel Kurulu'na hitaben yaptığı konuşmayı Teori Dergisi'nin baş yazısı olarak kaleme aldığını söyleyen kafa arasında ne fark var?
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Bu millet bu savaşa girmez (26.11.2024)
- Kendi silahını gömdü (23.11.2024)
- Onlara da yâr etmezmiş (21.11.2024)
- Bombayı kendisi koydu (20.11.2024)
- Haksız tartışma bu (19.11.2024)
- İsmet Özel, Seyyid Kutub ve molla (16.11.2024)
- Yemişim İran’ını (14.11.2024)
- Cübbeli Hocamın fakire cevabı (13.11.2024)
- Neden ağlıyorlar? (12.11.2024)
- Elemanın ekstrası var (09.11.2024)