"Şebelek muhalefet" ekonomik gidişattan Brunson meselesine kadar ne diyorsa onlar da aynı şeyi söylüyorlar.
Hem de "ifadekalıplarına" kadar aynı.
Onlar kim mi? FETÖ medyasının genel yayın yönetmenleri, malum medya imamları ve yazarçizerleri...
Kaçtıkları (veya kavuştukları) "anavatanlarında" hazırladıkları videolarla sosyal medyada arzı endam ediyorlar.
"Şebelek muhalefetin" hık demiş burnundan düşmüş gibiler. Erdoğan ve AK Parti düşmanlığıadına "muhalefet piyasasında" dolaşanhangi lakırdı varsa bunların da dilinde.
Brunson konusunda da "biz bu iştenne kazandık" yollu ironi denemeleri yapıyorlar.
Lakin... Kimi AKP'liler kadar ironi yetenekleri olmadığı için "papazın hayırduasını almışızdır" diyebilmiş değiller.
***
FETÖ'cülerin Erdoğan ve AK Parti düşmanlığı için her fırsatı değerlendirme gayreti neyse Sözcü gazetesinin veya CHPyandaşı Halk TV'nin de aynı.
Sadece FETÖ'cüler daha ustalıkla yapıyorlar bu işi.
Adı lazım değil içlerinden biri, ekonominin gidişatından çok üzgün olduğunu gösterebilmek için sesinin rengine öyle dokunaklı bir hava verdi ki Hocefendisi gibi ağlayacaktı nerdeyse.
Hepsi de "çok üzgünüz" numarası çekmiyor tabii; zevkten dört köşe olduğunu saklamayanları da var.
En bariz ortak özellikleri yüzsüz olmaları.
Bu ülkeye onca ihaneti yaptıktan, 15Temmuz'da onca vatandaşımızı katlettiktensonra insan içine çıkmaları, bunlarındeğişik bir "üretim" olduklarının da kanıtı.
Bunları (ve Hocaefendilerini) kim mi üretti?
Dünkü yazımda, İzmir BelediyeBaşkanları Aziz Kocaoğlu'nun"CHP'nin politika üretecek bir mutfağıyok" sözünden hareketle, ürettikleri tekşey Erdoğan düşmanlığı demiştim de, adıbende saklı "yurtsever bir Atatürkçü"şöyle bir mesaj çekti: "Bu üretimleri dekendilerine ait değil. Üreten emperyalizmdir. CHP sadece oyuncu..."
FETÖ'cüler de böyle!
Emperyalizmin oyuncusu veya taşeronu olmaktan ibaretler.
***
Görevlerini de bihakkın yerine getiriyorlar.
Mesela, 3 dilde yayın yapan haber siteleri, Kaşıkçı cinayeti konusunda Türkiye'yi mahkûm etmek için adeta kıvranıyor.
Nasıl mı?
Uluslararası hukuk düzeninden koptuğumuz için Kaşıkçı cinayetinin icraat mahalli haline gelmişiz; yıllardır yapılan uyarılara kulak asmayıp, demokrasiden, hukuktan bile isteye uzaklaşmamızın bedelini ödemeye başlamışız; "heyt hüyt" eden Türkiye'nin imajı yerle bir edilmiş...
Hülasa etmeye çalıştım, daha neler söylüyorlar, bir görseniz!
Daha düne kadar Başkan Erdoğan'a "diktatör" diyen hatta "Post'un Görüşü" ifadesiyle tüm dünyayı Türkiye'ye karşı harekete geçirmeye çalışan WashingtonPost'un bile, Erdoğan hükümeti Kaşıkçı cinayetinin çözülmesi için uğraşırken Trump, örtmeye / karartmaya çalışıyor dediği bir dönemde bunları söylemek için ağır manyak olmak lazım.
Lakin çok geçmeden "şebelek muhalefet" de aynı telden çalarsa hiç şaşmayın!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.