Gezi'deki Y Kuşağı gibi 2000'den sonra doğan Z Kuşağını da kavrayamıyormuşuz. Modern kültür mamulü "yeni genç insan" türü varmış.
Nasıl bir şey mi? Yeniliklere, deneyimlere, bilim ve teknolojiye açık, dışa dönük, sorgulayan, akılcı, çevresiyle duygudaşlık / empati kurarak demokratik tutum geliştiren adaletçi bireymiş.
Sözcü gazetesi yazarı Soner Yalçın dünkü yazısında böyle diyor.
Gel de şimdi "modern kültürün" Mısır'da ortaya çıkardığı "yeni genç insan" türünün Sisi'ye darbe yaptırmak yolunda nasıl araçsallaştırıldığını hatırlama!
Gezi desisesi döneminde de aynı zemini oluşturmaya çalışmamışlar mıydı?
***
Memlekette ne kadar Taha Akyol varsa Y Kuşağı güzellemesi yapmıştı.
Bu kuşak da maşallah...
"Orantısız zekâsını" öyle ortaya koymuştu ki, CNN International'dan BBC'ye kadar tüm dünya medyasını kendine hayran bırakmıştı.
Gerçi...
Taksim'de bir tane Fetullah posteri yaksalardı veya Fetullah aleyhine tek bir slogan atsalardı hayranlık şöyle dursun, nefretle anılacaklardı.
"Fetullah kapatması" liberal yazarçizer takımının da "her genç genç değildir, bunlar terörist" diyecekleri muhakkaktı.
Tıpkı... FETÖ firarisi Dumanlı Ekrem'in, "Soner Yalçın, Nedim Şener psikolojik harbin parçasıdır. Bu ülkede her gazeteci, gazeteci değil..." (7 Mart 2011, Zaman) dediği gibi.
***
Soner Yalçın arkadaşımızın "yeni genç insanı" kendini sosyal medyada gerçekleştiriyormuş.
Kendisinden dinleyelim: "Ne hakkında ne düşünüleceğini- tavır alınacağını söyleyen geleneksel medyanın yerini, ne düşündüğünü nasıl tavır aldığını gösteren -söyleyen 'bireyin iktidar alanı' sosyal medya alıyor..."
E'ee?
E'si, Erdoğan geleneksel medyanın etkisini kaybettiğini göremiyormuş.
Yani?..
Erdoğan gidici.
Öyle diyor.
Bakın, Fetullah'a bu yazıyı okusunlar, 24 Haziran'a kadar tansiyon problemi kalmaz.
Soner Yalçın'ın bu "yeni genç insanına" ABD de minnettar kalacaktır.
Zira bir süre önce bizzat kendisinin kaleme aldığı yazı bunun göstergesi: "ABD'nin elinde iki 'silahı' vardı: Biri PKK... Diğeri FETÖ... Amacı; FETÖ'yü darbeyle iktidara taşıyarak, PKK'yı hedefine ulaştırmaktı (...) Ne 7 Haziran 2015 ve ne de 1 Kasım 2015 genel seçimleri umurundaydı! Hükümet olmak değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı indirerek iktidarı tamamen ele geçirmek istiyorlardı!.."
***
İmdi, Soner Bey kardeşim algı faaliyetiyle gençleri taklaya getirmek istemiyorsan söyle bakalım:
Erdoğan gidecek de senin o bilim ve teknolojiye açık, o çok sorgulayıcı, o çok akılcı "yeni genç insanın" kimi getirecek?
Yabancı yatırımcıya, "Türkiye'ye yatırım yapmayın" çağrısı yapan muhalefeti mi?
Mesela, şayet beni başkan yardımcısı yaparsa Akşener'i desteklerim diyen şu "Gel bakalım Muharrem"i mi?
En bilinen vaadi: Saray'da oturmayacakmış, orayı yıkacakmış... Yok, yıkmayacakmış, üniversite yapacakmış.
Diğer vaatleri: 19 Mayıs'ta ve 29 Ekim'de gençlere 500'er lira dağıtacakmış... Bir de, kredi borçlarını silecekmiş.
Kaynak soruluyor...
Sarayın lambalarını kısacağım, diyor.
Şaka mı yapıyorsun yoksa Baykemal'in şakasından mı ibaretsin?
Yıkacağını veya üniversite yapacağını söyledin ya, ne lambası!