İslam denge ve itidali emreder. Gerek ibadet, gerek sosyal ilişkilerde ölçülü olmayı öngörür. Biz bunu iki uçtan uzak durma yani ifrad ve tefritten sakınma olarak ifade edebiliriz. Dini yaşamda da aşırı isteklerden veya işi tamamen gevşetmeden sakınmak emredilmiştir.
İslam meşru zevkleri yasaklamamıştır. Her yasakladığının karşılığında müsaade ettiği bir mubah (müsaade edilen olan) vardır. Domuz etini yasaklar ama yüzlerce et türüne müsaade eder. Zinayı yasaklar ama evliliğe müsaade eder. 'Ramazan ayında oruç tutun' der ama on bir ay boyunca kişiyi özgür bırakır. İçkiyi yasaklar ama binlerce içeceği serbest bırakır.
ALLAH ZORLUK İSTEMEZ
Birçok ayet aşırılıktan uzak durmayı hatırlatır. "Allah hiç kimseye gücünün üstünde bir şey yüklemez." (Bakara, 286) Bu zorluk ibadet, helal ve haram anlamıyla ilgilidir. Yani; dini emir ve yasaklar uygulanabilir noktadadır. Allah (cc) uygulanamayan bir şeyi emretmez. "Allah size kolaylık ister, zorluk istemez" (Bakara 185 ). Bu ayet açıkça gösteriyor ki dinin gayesi kulu uygulanamaz emirlere muhatap yapıp zorlamak değildir. Dinin böyle bir amacı olmaz. Allah kuluna her işi, her emri, her yasağı kolaylaştırır ki uygulanabilsin.
ORTA YOLU BULUNUZ
Hz. Peygamber'in (sav) önüne iki seçenek konulmuşsa ve ikisine de müsaade edilmişse Hz. Peygamber (sav) kolay olanı tercih ederdi. Hz. Aişe bunu haber veriyor. Bu nedenle de orta yolu tutunuz. Amellerinizi kemale yaklaştırınız. Sabahleyin zeval ile akşam arasında ve biraz da gece çalışın, dengeden, itidalden ayrılmayın.
Hz. Peygamber ölçüsüz şekilde ibadete müsaade etmemiştir. Bu nedenle de "Dinde aşırı gidenler yok oldu" buyurmuştur. Ayrıca eskiye dair de uyarıda bulunuyordu: "Dinde aşırı gitmekten sakının. Sizden öncekiler dinde aşırılıkları yüzünden yok oldu".
Medine'de bu ölçüleri uygulattı. Bir gün mescitte iki direk arasına konulmuş bir ip gördü. "Bu ip nedir" diye sordular. "Eşiniz Zeynep (ra) ayakta namaz kılmaktan çok yorulunca bu ipe dayanarak namaz kılıyor" dediler. Efendimiz (sav) bundan rahatsız oldular ve "İpi çözün, gücünüz olunca ayakta namaz kılın, yorulunca da yatsın ve uyusun" buyurdu.
BÜYÜKLERİN DUALARI
Hz. Ömer'in duası
Allah'ım ! Beni izzetinle ansızın yakalamandan yahut gaflette bırakmandan veya gafillerden kılmandan sana sığınırım.
Allah'ım! Benim amelimi salih kıl, kendin için onu halis kıl ve başkası için onda hisse koyma.
Allah'ım! Beni iyiler arasında öldür, beni kötülerden kılma, beni ateş azabından koru. Beni, iyiler arasına kat.
Allah'ım! Bana sağlık ver ve beni bağışla.
Allah'ım! Bana kendi yolunda şehit düşmeyi ve Peygamberi'nin şehrinde vefat etmeyi nasip eyle.
BİR AYET
İman edip salih ameller işleyenlere, kendileri için; içinden ırmaklar akan cennetler olduğunu müjdele. Cennetlerin meyvelerinden kendilerine her rızık verilişinde, "Bu (tıpkı) daha önce (dünyada iken) bize verilen rızık!" diyecekler. Hâlbuki bu rızık onlara (dünyadakine) benzer olarak verilmiştir. Onlar için orada tertemiz eşler de vardır. Onlar orada ebedi kalacaklardır.
(Bakara, 25)
BİR HADİS
Her kim bir oruçluya iftar yemeği verirse kendisine onun sevabı kadar sevap vardır; oruçlunun sevabından bir şey eksiltmeksizin…
(İbn Mâce, Sıyam: 45)
BİR SEVAP
Müslüman kardeşinin ırz ve namusunu korumak…
"Kim Müslüman kardeşinin ırz ve namusunu korursa Allah da kıyamet gününde onun yüzünü cehennem ateşine karşı korur."
SORU - CEVAP
1 Mahkemeye boşanmak için başvurduk. Mahkeme boşarsa dinen de boşanmış olur muyuz?
Mahkeme yoluyla gerçekleştirilen boşanmalar da bain talak (boşanma) olarak geçerlidir. Yani eşinizle dinen de boşanmış olursunuz.
2 Hacca sağlık nedeniyle gücü yetmeyen kişi, vekâleten hac yaptırmak yerine, bu parayı sadaka olarak vermekle hac sorumluluğundan kurtulur mu?
Farz ibadetlerde asıl olan kişinin bizzat kendisinin yapmasıdır. Ancak bazı ibadetler, bazı durumlarda vekâlet yoluyla yaptırılabilir. Hac ibadetini yapamayacak derecede sağlığı bozulan veya yaşlılık nedeniyle kendisi gidemeyecek durumda olanlar masraflarını karşılayarak vekil gönderebilirler. Fakat bu parayı sadaka olarak vermekle veya bir hayır kurumuna yardım yapmakla hac görevini yerine getirmiş sayılmazlar, hac borcu devam eder.
3 Vesvese şeytandan mıdır?
Hz. Peygamber (sav) vesvesenin şeytanın bir oyunu olduğunu belirtirler. Hz. Ali "Bizimle ehli kitap arasındaki en büyük fark şeytanın vesvesesidir" der. Şeytan onlarla uğraşmaz. Müminleri de imanlarında şüpheye düşürünceye kadar uğraşır. Şeytan galip gelirse, Müslümandan da uzaklaşır.