MELİH ALTINOK

Antalya - İstanbul arası raylı sistem şart

Çiftçilik geçmişi de olan AK Parti Adıyaman Milletvekili Resul Kurt birkaç gündür tartıştığımız sebze meyve piyasasındaki fiyatlama dengesizliğine dair şu tespiti yapıyor:
"Meyve sebze fiyatlarındaki yüksekliğin esas sebeplerinin başında nakliye, depolama, paketleme-boylama ve ambalajlama maliyetleri geliyor. Toptancının, tüccarın kâr marjı; ambalaj-kasa-boylama ve paketleme maliyeti; nakliye; market/ pazarcı kârı; spekülatif stokçuluk, toplama, depolama, satış zincirinde fireler derken üretici maliyetlerinden dolayı tüketici 10 kata varan yüksek fiyatlarla meyve sebze almak zorunda kalıyor. Yine, çiftçinin düşük fiyata stokçulara hal kabzımallarına ve spekülatörlere meyve satmasının en temel nedeni depolama alanlarının yetersiz olmasıdır."

Kurt'un çözüm önerilerinin başında ise her kente lisanslı soğuk hava depolarının yapılması geliyor. Kurt, "Soğuk hava deposu, paketleme-boylama ve nakliye girdilerinin düşürülmesi ile hem fireler azalacak ve hem de aracıların aradan çıkarılmasıyla birlikte düşük fiyatlarla meyve sebze tüketiciye ulaştırılabilecektir" diyor.
Yol, köprü, tren gibi lojistik yatırımlar da İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük kentlerimizi daha epey idare edecek sevide. Artık yatırım, tarım üretim yerleriyle tüketim merkezleri arasındaki ulaşıma yoğunlaşmalı. Örneğin Antalya ve İstanbul arasında bir raylı sistem kurulması gıda fiyatlarında istikrar sağlanmasını büyük katkı yapar.
Tabii bunlar sonuçlarının süreç içinde alınacağı uzun vadeli projeler. Ancak pandemide başlayan ve gıda piyasası başta olmak üzere tüm alanları sallayan küresel ekonomik değişim sürecinde Türkiye'nin sele kapılıp gitmemesi için elzem oldukları ortada.

***

ERDOĞAN ŞAM'LA NORMALLEŞMEDE KARARLI
Cumhurbaşkanı Erdoğan milli maç dönüşü uçakta şunları söyledi:

"Şu anda Suriye'den 3 milyonu aşan mülteci ülkemizde. Şimdi öyle bir noktaya geldik ki, Beşar Esed şu anda Türkiye ile ilişkileri düzeltme noktasında bir adım attığı anda biz de ona karşı o yaklaşımı gösteririz. Çünkü biz dün Suriye ile düşman değildik ki, biz Esed ile ailece görüşüyorduk. Biz davetimizi yapacağız. İnşallah bu davetle birlikte de Türkiye-Suriye ilişkilerini geçmişte olduğu gibi aynı noktaya getirelim istiyoruz. Davetimiz her an olabilir. Türkiye'de görüşme olması konusunda ise Sayın Putin'in yaklaşımları var. Irak Başbakanı'nın bu konuda yaklaşımları var. Biz her yerde arabuluculuktan bahsediyoruz da sınırımızdakiyle, komşumuzla niye olmasın?"
Şam ve Ankara arasındaki diyaloğa Kayseri'den ve Suriye'nin kuzeyinden mesaj yollayanlar avuçlarını yalayacaklar.

***

NE OLURSAN OL GELME
İspanya'nın turistik şehirlerinden Barcelona'da turistlerin yoğunluğuna tepki gösteren ve artan kira fiyatlarının sorumlusu olarak turistleri gösteren halk eylem düzenlemiş.
Kafelerde oturan turistleri su tabancalarıyla taciz etmişler.

Sadece İspanya'da değil tüm dünyada ekonomiler sallandıkça yabancı düşmanlığı yalnızca mültecileri değil turistleri kapsayacak şekilde genişliyor. Avrupa'nın gözde tatil kentleri turistlere kotalar koyuyor.
11 Eylül saldırıları sonrası yükseltilen sınır duvarlarına şimdi dikenli teller çekiliyor. BM rakamlarına göre 120 milyon göçmenin hareket halinde olduğu, evlerine dönemediği dünyada seyahat her geçen gün zorlaşıyor.

***

HASAN ABİ YİNE TERS KÖŞE YAPTI
Hasan Cemal, Hollanda milli maçında "Hadi maça maça! Berlin'e, Berlin'e! Çılgın Türkler tarih yazacak, Hollanda'yı da devirip yarı finale, ilk 4'e kalacak. Hadi maça tarih yazmaya" diye twit atıvermesin mi?
Geçen seçimlerde aday olduğu DEM partisi taraftarları ve voke solcu çevresi isyanlarda.
Cemal, bozkurt selamı yapanların safındaymış. "Çılgın Türkler" ne demekmiş mesela? Yoksa Ayşe Hür'ün dediği gibi "aşırı sıcaklar beynini mi pelteleştirmiş."

Hakaretin bini bir para.
Yahu Hasan abiyi tanımıyor musunuz?
Benliğini bulduğu günden bu yana desteklemediği tek bir darbe kalmadı adamın. Her seferinden sonra da bir daha yapmayacağım diye kitap yazdı ama nafile. Bir daha yaptı. Her dönem popülist dalganın üzerinde sörf yaptı. İtiraf kitapları hepimizin kütüphanelerinde.
Turgut Özakman'dan alıntılama yapınca mı fark ettiniz sizden olmadığını?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.