‘O Adam’ neden hep kazanıyor, ötekiler kaybediyor?
23.12.2021, Perşembe
Sonunda tek umutları dolar kalmıştı. Pandemiye, küresel sıkışmaya, dünyada belki de ilk defa bir ABD Başkanı'nın açık açık "Ekonominiziçökerteceğim" demesine, içerideki siyasi aktörlerin ısrarla, "Bu ülkede can ve malgüvenliği yoktur" propagandasına rağmen o proje de tutmadı.
Kısa süreli de olsa siyasetçisi, işadamı, gazetecisi, ekonomi profesörü "Nihayet bukez oldu" diye sevinç çığlıkları atsalar da işe yaramadı.
Çünkü 19 yıldır alt edemedikleri "O Adam" yine sahneye çıktı ve bir hamleyle o kirli hesabı bozdu.
İnanılmazdı, "Dolaralmanın tam zamanı" diyekışkırtan "beyni sulanmış"siyasetçisinin de, paçoz gazetecisininde dili tutuldu. Adamyine kazanmıştı
Peki, bu işin sırrı neydi ki "O Adam" hep kazanıyor, ötekiler hep kaybediyordu?
Son iki gün üst üste, süreci merak edenler gibi CHP Genel Başkanı KemalKılıçdaroğlu, İP Genel Başkanı Meral Akşener ve Başkan Erdoğan'ın konuşmalarını dikkatle dinledim.
İşin sırrı o konuşmalarda saklıydı.
Siyaset-toplum ilişkisinde birinci önemli şey liderin samimiyetiyse, ikincisi de o liderin ortaya koyduğu siyasi vizyondu. Şimdi geriye dönüp sadece kur krizi veya kur saldırısı sonrasında kimin ne dediğine bakın, farkı göreceksiniz.
MUHALEFET NEDENÇARESİZ?
Rahmetli Demirel'e haksızlık yapmak istemem Akşener, onun kötü bir taklitçisi bile olamıyor. Pahalılık ve yoksulluk üzerinden siyaset yapmak istiyor ama hiç inandırıcı değil. Bu yüzden onu geçiyorum. Kılıçdaroğlu'na gelince... Bugünlerde herhalde cumhurbaşkanlığı adaylığına çok hevesli olduğu için açık açık Erdoğan'ı taklit ediyor ve onun kavramlarını kullanmaya çalışıyor. Ama beceremiyor ve samimi bulunmuyor. Hadi bunu beceremediğini kabul edelim ama ortaya bir siyasi vizyon da koyamıyor.
Konuşmalarında ne Türkiye ve çevresiyle ilgili ne de dünyadaki altüst oluşla ilgili bir analiz var.
Şu tabloya bakın; yaklaşık 11 yıldır muhalefette ve 100 yıllık bir partinin başkanlığını yapan Kılıçdaroğlu, ülkenin sorunlarını nasıl çözeceğini şöyle anlatıyor: "İlk yapacağımız iş,siyasetle sorun yaşayanlararasında güveni tesisetmenin yolu bunları biraraya getirmektir. İlk birhafta içinde yapacağız.Derdini anlat kardeşim,çözeceğiz. Takvim yapılacak,hangi sorun nasılçözülecekse bu açıklanacak.O zaman ziraatçi,çiftçi, tüccar diyecek ki'bunlar samimiler'."
Gördüğünüz gibi Kılıçdaroğlu, şu anda sorunların nasıl çözüleceğini bilmiyor. İktidar olduktan sonra öğrenecek. Böylece "samimi" oldukları da anlaşılacak. Akıl alır gibi değil.
'TÜRKİYE BU TRENİKAÇIRMAYACAK!'
Peki, Başkan Erdoğanne diyor? "Ülkenin felaketindenmedet uman kifayetsizsiyasetçilere, manşetlerlehükümet deviriphükümet kurmaya alışmışakademisyen ve gazetecikılıklı muhterislere,darbe heveslilerine, terörle,şiddetle, ambargoylaTürk siyasetini dizaynetmeye çalışan emperyalistleresesleniyorum.Başaramayacaksınız"demesini bir yana bırakıyorum,muhalefet, şu tespitininyanına bile yaklaşmış değil: "Ekonominin temelideğişirken çatısının aynıkalması mümkün değildir.Dünyada bu uyumsuzluktankaynaklanan büyükbir kavga yaşanıyor.Kartların yeniden karıldığıbu dönemde gelişmişülkeler ligine yükselendevletler önümüzdeki birasra damgasını vuracaklardır.Ülkemizin geçmiştedefalarca bu treni kaçırmasınayol açanlar bugünde aynı niyetle hareketediyor. Türkiye bu trenikaçırmayacak."
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.