Son günlerde siyasetin spora, sporun da siyasete karıştığına dair örnekler çoğalmaya başladı. Bunun çarpıcı ve pervasız örneğini en son CHP'nin İstanbul Belediye Başkan adayı Ekremİmamoğlu yaptı. İmamoğlu, kamuoyu oluşturmak, toplumun sinir uçlarına dokunmak için önce Beşiktaş- Başakşehir, sonra da Fenerbahçe- Galatasaray maçına giderek açık bir siyasi şov yapmış ve çok eleştirilmişti.
O şovun arka planında ise ayrıntılarını daha önce bu köşede yazdığım loca kavgası vardı. O kavga şimdi adliye koridorlarına taşındı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2019/45738 nolu soruşturma kararına göre müşteki, suçtan zarar gören: Demand Gayrimenkul Danışmanlık A.Ş.
Şüpheli kişi ise Beşiktaş Kulübü yöneticilerinden avukat ŞafakMahmutyazıcıoğlu.
Siyaset için gözünü karartan, spora siyaseti karıştıran Mahmutyazıcıoğlu, normal bir loca ayarlayamadığı için şimdi bu hırsı yüzünden yargılanacak. Hem de TCK 116'da yer alan Konut Dokunulmazlığını İhlal ve TCK 154'te yer alan Hakkı Olmayan Yere Tecavüz suçlarından.
Avukat Merve Bahadır, locanın sahibi şirket adına verdiği şikâyet dilekçesinde şöyle diyor: "Ekte sunulandelillerimizden de açıkçagörüldüğü üzere şüpheli,müvekkil şirkete aitalana rızasına aykırı girmeksuretiyle konut dokunulmazlığısuçunu işlemiştir."
Açıkça Ekremİmamoğlu'nun maçı izlediği locaya, locanın sahibi AtalayDemirbaş'ın izni olmadan girildiği ve bunun da "konutdokunulmazlığını ihlalettiği" iddia ediliyor.
Oysa bu iddiaya karşı Beşiktaş Kulübü adına açıklama yapan Mahmutyazıcıoğlu, farklı bir iddiayı dile getiriyordu: "Söz konusu şirketinbir başka şirket tarafındanlocasına haciz geldi. Bizde kulüp olarak bu durumkarşısında sözleşmeyi feshettik."
Peki, bu doğru muydu? Cevabı dava dilekçesinden okuyalım: "BeşiktaşJimnastikKulübü tarafındansözleşmeninfeshine yönelikhiçbir ihtarnamegönderilmemiş,sözleşmefeshedilmemiştir..."
Burada ilginçbir nokta var;locanın sahibiDemandŞirketiyle adıyine bu olayda geçenKuzu Grubu arasında bir hacizişlemi olması.
Peki, bu haciz meselesi Beşiktaş Kulübü'nü ilgilendirir mi? İlgilendirmediği şuradan belli, şirket locayı kullanmaya devam etmiş. Bu da yine dava dilekçesinde var: "Kaldı ki davaya konuolan Beşiktaş-MedipolBaşakşehir maçından öncekimaçlarda ve sonrasındaoynanan maçlarda damüvekkil şirket (Demond)yetkilisi, kendilerine aitolan 80 nolu locaya girerekmisafirleriyle birlikte maçıizlemiştir. Salt bu durumbile müştekinin yalan vehukuka aykırı beyanlarlakamuoyunu yanılttığını,müvekkil şirketin mülkiyethaklarına halel getirdiğinigöstermektedir."
Anlaşılan ortada ne kulübünfesih kararı var ne de Kuzuİnşaat'ın başlattığı icra takibininlocayı kullanma hakkınıengellemesi söz konusu. AvukatBahadır, dilekçesinde şu tespitiyapıyor: "Şüphelinin bir hakkadayanmaksızın, müvekkilimeait taşınmaz malımalikmiş gibi kısmen işgalettiği ve müvekkilimin kısmende olsa bu maldanyararlanmasını engellediği,bunun da şüpheli tarafındanyapılan açıklamalarda'Sayın Ekrem İmamoğlu'nuben getirdim" beyanıylaikrar ettiği görülmektedir."
İmamoğlu'nun daha yolunbaşında sporu bile kullanaraktoplumun sinir uçlarına dokunançıkışları artık kimseyi şaşırtmıyor,ama asıl şaşırtan arkasındakoca bir camia olanBeşiktaş'ın bu işlere alet edilmesi.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.