‘İklim Krizi’ tehdidinin boyutları ürkütücü
The Lancet'in 2021 Geri Sayım Raporu'ndan öne çıkan önemli verileri paylaşmamız gerekir ise; sadece 2020 yılında sıcak hava dalgaları nedeniyle, dünya genelinde 295 milyar saatlik potansiyel iş gücü kaybı yaşandı. 2019 yılında yaşanan sıcak hava dalgaları nedeniyle 65 yaş ve üzeri 345 bin insan ne yazık ki yaşamını yitirdi. 345 bin insan 2000 yılından bu yana aşırı sıcaklar nedeniyle hayatını kaybeden insan sayısının yüzde 80 arttığı anlamına geliyor. deniz seviyesinden 5 metre yüksekliğe kadar ki arazi ve alanda, dünya genelinde 569,5 milyon insan yaşıyor. Küresel hava sıcaklığının artmasına bağlı olarak eriyecek buzullar ve deniz seviyesinde 7 metreye kadar yükselme riski nedeniyle, 570 milyona yakın insan sel, şiddetli fırtına, bulaşıcı hastalıklar gibi tehlikelerle karşı karşıya.
1980'den bu yana ki 308 büyük doğal afette ABD ekonomisi 2 trilyon doların üzerinde kayıp yaşadı. BM Dünya Meteoroloji Örgütü'nün verileri, 1970 ile 2018 arasında sadece kasırga, tayfun, sel baskını gibi doğal afetler nedeniyle 2 milyon insanın yaşamını yitirdiğini ve 3,7 trilyon dolara yakın kayıp yaşandığını gösteriyor. 2017 yılında ekonomik boyutu 485 milyar dolar, sigorta tarafından karşılanan boyutu 161 milyar dolarlık doğal afet kaybı söz konusu. 2020 için aynı kayıp 356 milyar dolar. 2019 yılında 4 milyon insan hava kirliliği ile bağlantılı hastalıklardan yaşamını yitirirdi. İklim değişikliği ve hava kirliliği nedeniyle sağlığını kaybedenler ve ne yazık ki yaşamını yitirenler için verilen tedavi mücadelesinin 1 yıllık maliyeti 245 milyar dolar.
2010 yılına kadar, yıl içerisinde kuraklıktan etkilenen dünya toprağı oranı yüzde 5 düzeyindeyken, bu oran 2020'de yüzde 19'a yükseldi. 2 milyar insan iklim değişikliğinin sebep olduğu 'gıda güvenliği' riskiyle karşı karşıya. Bunun anlamı, yeterli beslenemediği için çeşitli hastalıklara yakalanma riski artan 2 milyar insan ile karşı karşıya olduğumuz gerçeği. 1981 ve 2010 yılları arasında, küresel iklim değişikliği ve kuraklık nedeniyle tarımsal üretim kaybı mısırda yüzde 6, soyada yüzde 5,8, buğdayda yüzde 3 ve pirinçte yüzde 1,8. Bu nedenle, uluslararası kurumlar ve ülkeler daha az suyla yetişecek tarımsal ürünler için geniş çaplı tohum çalışmaları yürütüyorlar. Günlük yaşamın ürkütücü koşuşturmasında unutulup giden bu verileri azaltmaya yönelik hiç bir tedbir alınmaz ise, bu ürkütücü tablo dünya nüfusunun tümünü tehdit ediyor olacak.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Türkiye’nin kalkınmasında ‘tam bağımsızlık’ dönemi (25.11.2024)
- Küresel açlık tehdidinin jeopolitik yönü (22.11.2024)
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)
- 2025’e doğru küresel risk tartışmaları (04.11.2024)