Dünya nüfusunun yüzde2,15'ini ve dünya kara toprağınınyüzde 1'ini temsileden 7 devlet, geçtiğimiz Cumagünü İstanbul'da gerçekleştirilen8. Zirve'de, birlikteliklerini 'TürkKonseyi'nin ötesine taşıyarak, 'TürkDevletleri Teşkilatı' adını almayakarar verdi. Macaristan'ın en batısından,Kırgızistan'ın en doğusuna 6bin 149 km'lik bir geniş coğrafyayıtemsil eden Türk Devletleri Teşkilatı(TDT) her açıdan 'Avrasya'nınyeni küresel aktörü' olarak küreselekonomi-politiğin önemli biroyuncusu olacak. Azerbaycan DevletBaşkanı Aliyev'in de belirttiği gibi,Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğive varlığıyla Türkiye dünyada bir'güç merkezi'ne dönüştükçe, TürkDevletleri de Türkiye'nin gücündengüç kazandılar.
Türk Konseyi'nin 'Türk Devletleri Teşkilatı'na dönüşmesinin en temel gerekçelerinden birisi, güçlü bir geleceğe dönük tüm bu adımların gerekçesi, Türk Devletleri nezdinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kararlılığına, iradesine, inancına ve samimiyetine duyulan 'yüksek güven'. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vizyoner liderliğiyle kendi coğrafyasında yeni bir gelecek inşa eden Türkiye'nin başarıları bu adımların atılmasını sağlıyor. Türkiye'nin kıtaları birbirine bağlayan, 8 milyardan önce 9,2 milyara, ardından 11,3 milyara yürüyen dünya nüfusunun mobilizasyonuna katkı sağlayacak; 15 trilyon tondan 30 trilyon tona yürüyen küreselticareti kolaylaştıran, kolaylaştıracak mega projelerinin başarısı ve prestiji de asla unutulmamalıdır.
Türkiye'nin 'Milli Egemenlik' ve 'Milli İrade'ye dayalı, 'kendi kendineyetebilen' ülke olmak adına yürüttüğü 'milli ve yerli teknolojihamlesi'nin bulunduğumuz coğrafyada, başta Türk Devletleri olmak üzere, 1. ve 2. kuşak komşu ülkelerin kaderini değiştiren etkisi unutulmamalıdır. TDT ile, 4 milyon 828 bin km2'lik bir alanda, Avrasya'da daha hızlı kök salacağımız, büyüyeceğimiz, gelişeceğimiz ve serpileceğimiz yeni bir döneme giriyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da belirttikleri gibi, 'güneşin yenidendoğudan doğacağı' vakitler yakın. Binlerce yıldır medeniyetin beşiği olan 'Türkistan Çoğrafyası' yeniden tüm insanlık için bir çekim ve aydınlanma merkezi haline gelecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'medeniyetimizin ve kültürümüzün tabi yol haritasına uygun şekilde, her alanda ilişkilerimizi geliştirmeyi sürdüreceğiz' çağrısı, TDT'nın küresel rolüne yönelik en kritik önemdeki çağrı.
Küresel ticaretin Asya-Pasifik'ten Atlantik'e doğru yeni bir 'akış' kazandığı önümüzdeki 25 ile 50 yıl, TDT'nın bulunduğu coğrafyayı da küresel ulaştırma ve lojistik koridorları açısından paha biçilmez bir öneme taşıyor. Bu nedenle, güçlü bir 'kök'e, 'soydaş'lığa ve 'kardeş'liğe dayalı bu 'kutlu' birlikteliği, siyasi dayanışmayı, artık güçlü bir ekonomik işbirliğine ve yoğun bir ticarete, kültürel işbirliğine, beşeri ve toplumsal ilişkilerimizi daha da geliştirmeye yönelik çok yönlü ve çok katmanlı birberaberliğe taşıyoruz. 'Milli', 'vatansever' ve 'Türkistan Coğrafyası' ideali ile yetiştirilmiş bir neslin mensubu olarak, 12 Kasım Cuma günü Türk Devletleri Teşkilatı'nın ilanının gönlümde sebep olduğu duygu fırtınasını tarif etmek zor. 21 Yüzyıl yeni güç merkezlerinin oluşumunun hız kazandığı, Asya-Pasifik ile Atlantik arasında yeni bir dengenin kurulacağı bir yüzyıl. Türk Devletleri Teşkilatı'nın başarısı, bu süreçlerin şekillenmesinde bambaşka gelişmeleri tetikleyecektir. Asla, göz ardı etmeyelim.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.