Küresel ticaretin şampiyonu ‘madencilik’
Buna kuru yük taşıma kapasitesinde 'Kovid-19'dan kaynaklanan zorlukları da eklediğimizde, maliyet artışının ne kadar zorlayıcı olduğu bir kez daha anlaşılabiliyor. Maden ürünlerindeki keskin ticaret hacmi artışını yüzde 38 ile ofis ekipmanları ve yüzde 37 ile haberleşme araçları ticareti takip ediyor. İlaç endüstrisi ürünlerindeki ticari hacim artışı, ilginçtir, 2019'un ilk çeyreğine göre yüzde 27 iken, 2020'nin ilk çeyreğine göre yüzde 13 artmış. Yani, küresel pandemi başlar başlamaz zaten küresel ilaç endüstrisi ürünleri ticareti de doğal olarak hareketlenmiş. Metal ürünlerinde de 2020'ye göre yüzde 29, 2019'a göre ise yüzde 20 artış söz konusu. Makine endüstrisinde ise, küresel ticaret hacmi artışı 2020'nin ilk çeyreğine göre yüzde 23, 2019'a göre yüzde 19.
Küresel ticaretin 2021 yılının ilk çeyreğinde rekor düzeyde toparlanmayla, yıllık bazda yüzde 10 ve 2020 yılının son çeyreğine göre ise yüzde 4 oranında artış kaydettiği dikkate alındığında, maden ürünleri sektörünün küresel ticarette gösterdiği toparlanmanın ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha anlamış oluyoruz. Küresel enerji ticareti ile küresel ulaştırma araçları ve ekipmanları sektörleri ise, 2021'in ilk çeyreğinde hem 2020, hem de 2019'un ilk çeyreğine göre negatif performans göstererek, küresel ticaretteki yüzde 10'luk artışın sebebini oluşturdular. Doğu ve Güneydoğu Asya ekonomileri toparlanmanın lokomotifini oluşturdular. Avrupa ile birlikte, Atlantik kanadındaki toparlanmanın lideri ise tartışmasız Türkiye oldu.
Türkiye'nin 2020'nin son çeyreğinde gösterdiği ihracat performansı, ihracat performansı endeksinde 0.71 puanlık bir performansıyla Çin'den sonra, 0.68 puanla G20 Grubu'nun en yüksek ikinci performansına işaret ediyor. Birleşik Krallık ve ABD'nin performansının 0.48, 27 AB üyesi ülkenin 0.57, Brazilya'nın 0.39, Arjantin'in 0.16, Meksika'nın 0.63, Endonezya'nın 0.53 ve Hindistan'ın 0.56 puanlık performansları, Türkiye ile Çin'in küresel ticaretteki performansları ile ne kadar fark attıkları noktasında gereken ipucunu vermekte. Türkiye'nin bir olumlu puanı da, ihracat volatilitesi, yani aşırı oynaklık değerinin de olumlu bir şekilde düşük olması. Bu da, ihracat hacminde sürdürülebilir bir performans yakaladığımızı ciddi manada teyit ediyor. Tarım ve gıda ürünlerinde küresel ticaretteki yüzde 18'lik toparlanma da gıda emtiaları konusunda gereken ipucunu vermekte. Küresel ticarette 2. çeyrek için beklenen yüzde 16'lık toparlanmanın küresel enflasyon baskısını ne ölçüde arttıracağını da birlikte göreceğiz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Türkiye’nin kalkınmasında ‘tam bağımsızlık’ dönemi (25.11.2024)
- Küresel açlık tehdidinin jeopolitik yönü (22.11.2024)
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)
- 2025’e doğru küresel risk tartışmaları (04.11.2024)