‘İnsani finans’ ve sürdürülebilir kalkınma
Bu nedenle, nasıl ki bugün Türkiye dünyanın her noktasında 'Girişimci ve İnsanı Dış Politika' ile ülkelerin kaderini pozitif yönde değiştirecek bir öncü role, işbirliklerine imza atıyor ise; 2022'de çalışmalarına başlayacak ve hızla bölgesel bir çekim merkezi olacak 'İstanbul Finans Merkezi'nin de, bilhassa katılım finans sistemine yönelik olarak ortaya koyacağı yeniliklerle, reel sektörün yatırım, üretim ve ihracat hamlelerinin desteklenmesi ve geliştirilmesine yönelik olarak geliştireceği yeni yaklaşımlarla, küresel finans sistemine 'İnsani Finans' boyutunda önemli katkıları olacak.
Bu nedenle, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi bünyesinde 'Katılım Finans Dairesi Başkanlığı' kurulmasına karar verilmesi kritik önemde bir adım. Katılım finans sisteminin küresel ölçekte taşıdığı potansiyel 10 trilyon dolara işaret etmesine rağmen, bunun halen dörtte biri kadar bir büyüklüğe sahip olan, 2,5 trilyon dolar hacimli küresel katılım finans sistemi, Türkiye'nin bu alanda gerçekleştireceği atılımlar; katılım finans sisteminin temel prensiplerine dayalı yeni yatırım araçlarının, yeni enstrümanlarının sisteme kazandırılması, reel sektörü destekleyici yeni finansman modelleriyle küresel ölçekte mevcut hacmin hızla potansiyeli yakalamasına önemli bir katkı sağlayabilir.
İşte, Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi bünyesinde 'Katılım Finans Dairesi Başkanlığı' tam da bu amaçla kurulmuş durumda. Bir yandan katılım finans sistemine yönelik yeni yaklaşımlar, yeni yol haritaları oluşturarak, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının koordinasyonunu sağlayacak; diğer yandan da, tüm katılım finans sistemine ilişkin bütüncül bir yaklaşımla ilk kez Türkiye'nin katılım finans stratejisini oluşturulacak ve stratejinin tam hakkı verilerek uygulanıp uygulanmadığının da takibini yapacak. Üstelik, katılım finans alanında kamu, özel sektör, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları arasında işbirliğini artıracak iş birlikleri de geliştirilecek.
Önümüzdeki 5 yıl, küresel anlamda, yeni bir finansal mimarinin oluşturulmasını gerekli kılmakta. Katılım finans, insanı merkeze koyan, ahlaki değerleri önceleyen, risk paylaşımına dayalı ve reel sektörü desteklemeye yönelik anlayışıyla, bu yeni küresel finansal mimarinin oluşunda önemli katkılarda bulunma potansiyeline sahip bir alan. Bu nedenle, BM sürdürülebilir kalkınma amaçlarına, insani ve ahlaki yönüyle en büyük katkıyı sağlayacak katılım finans sisteminde Türkiye'nin yeni bir öncülüğe imza atacağı bir sürece yelken açıyoruz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Türkiye’nin kalkınmasında ‘tam bağımsızlık’ dönemi (25.11.2024)
- Küresel açlık tehdidinin jeopolitik yönü (22.11.2024)
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)
- 2025’e doğru küresel risk tartışmaları (04.11.2024)