Reel sektörün azmi güçlü
Gelecek 3 aya yönelik beklentilere baktığımızda ise, her ne kadar nisan ayındaki gelecek üç aya yönelik üretim hacmi seviyesi en yüksek değere işaret etmiş olsa da, sonraki aylarda gelecek 3 aya yönelik üretim beklentisi aynı ölçüde bir memnuniyete işaret etmemiş olsa da, ekim ayında gelecek 3 aya yönelik beklentinin pozitif yönde, memnuniyet beklentisi noktasında yeniden yükselmiş olması, beklentinin yeniden güçlenmesi önemli. Gelecek 3 aya yönelik ihracat sipariş beklentisi de, aynı şekilde mayıs ayından beri güçlü seyrini koruyor. Bu durum, ihracat siparişlerinin üretime ve Türkiye'nin büyümesine katkısının devam edeceği mesajını güçlü kılmakta.
TCMB'nin 'önden yüklemeli' faiz indirimleri hızla bankacılık sistemindeki kredi hacmine yansırken, Türkiye Ekonomisi'ne yönelik toparlanma algısı güçlü bir şekilde devam ederken, tüm bu gelişmelerin kredi faiz oranlarına, kredinin kullanım maliyetlerine ve kredi kullanma iştahına olumlu yönde yansıdığı bir konjonktürde, reel sektörün beklenti anketinde önümüzdeki 3 aya yönelik olarak hem yatırım yapma eğilimi, hem de istihdama yönelik olarak giderek güçlenen bir eğilime işaret ediyor olması çok önemli. Tüm bu iyileşen tablo, hiç şüphesiz önümüzdeki aylarda reel sektörün genel gidişata yönelik algısını da olumlu yönde yansıyacak.
Reel sektör firmalarının yüzde 43 ile 46 arası bir bölümü tüm 2019 boyunca fabrikada üretimi kısıtlayan herhangi bir sıkıntıyla karşı karşıya olmadığını belirtirken; ki bu oranın bu derece güçlü bir küresel ekonomi-politik belirsizliğin ve bunun Türkiye Ekonomisi'ne yansımalarının olduğu bir dönemde bu düzeyde olması önemli; firmaların yüzde 23'ü talep yetersizliğinden şikayet ederken, bu oran yüzde 21'e doğru sınırlı bir azalma göstermiş.
Hammadde veya ekipman yetersizliği şikayeti yüzde 10,3'den 11,5'e yükselmiş; mali imkansızlıklar ise yüzde 10,2'den yüzde 9,2'ye gerilemiş. Avrupa Birliği pazarına mal satımında, firmalar sınırlı da olsa bir miktar rekabet avantajı kaybı yaşadıklarına işaret ederken; ki bunda eurodolar paritesinin sene başında 1,20 dolar iken 1,10 doların altına kadar bile gerilemesinin etkisin gözleniyor; AB dışı pazarlara yapılan ihracatta rekabet kaybı algısının, yine sınırlı ölçüde de olsa, bir kademe daha yüksek olduğunu görüyoruz. Reel sektörün bu azmi 2020'de yüksek pozitif büyümeyi tetikleyecek.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- ‘Küresel Güney’le işbirliğini derinleştirme dönemi (27.11.2024)
- Türkiye’nin kalkınmasında ‘tam bağımsızlık’ dönemi (25.11.2024)
- Küresel açlık tehdidinin jeopolitik yönü (22.11.2024)
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)