FED kuyruğu dik tutsa da
Bu konuda, göreve geldiği ilk günden itibaren, Almanya ve Hollanda gibi 'tutucu' ülkelerin baskılarına rağmen, Avrupa'yı belirli bir büyüme dinamizmi içinde tutabilmek için 'genişletici', 'destekleyici' para politikası konusunda ısrarını sürdüren ender merkez bankası başkanı Mario Draghi'ydi.
Bu dönem içerisinde, İngiltere, İsviçre, Kanada, Japonya, Çin, Avustralya, Hindistan merkez bankaları 'genişletici' para politikası patikasına yakın durmayı tercih ettiler veya bu yöne doğru meyil ettiler. Ancak, ABD Merkez Bankası'nın (FED) 2018'in şubat ayı başına kadar başkanı olan Janet Yellen'ın kararlı tutumuyla, FED 'sıkılaştırıcı' para politikası geçiş anlamında, 2018'de 4 kez faiz arttırmasının yanı sıra, bilanço küçültme adımlarını da devam etti. Bu nedenle, tam bir yıl önce, küresel finans piyasalarının profesyonelleri ve finans kurumlarının ekonomistleri 2019'da FED'in parasal sıkılaştırmayı kararlı adımlarla sürdüreceğine ve diğer merkez bankalarının da önünde sonunda bu adımlara ayak uydurmak zorunda kalacaklarına kanaat getirmişlerdi.
Bu nedenle, euro-dolar paritesinin 2019 yılının sonbaharında 1,05 dolara kadar gerileyeceği, altın fiyatlarının güçlü dolar karşısında varlık gösteremeyeceği dillendiriliyordu.
Bir yılın sonunda, anlı şanlı uluslararası finans kurumlarının neredeyse tümü 'ters köşe' oldular, 'ofsayt'a düştüler.
Küresel ticaret savaşları ve kur savaşlarının sebep olduğu küresel büyüme ve ticaretteki keyifsizliğinin ABD ekonomisine yansıttığı belirsizlik ve performans riskine bağlı olarak, FED 31 Temmuz ve 18 Eylül toplantılarında politika faizini 0.25 puan düşürmek zorunda kaldı.
FED Başkanı Jerome Powell, ABD Başkanı Trump'ın ağır eleştiri ve yorumlarına karşı 'kuyruğu dik tutmak' adına, FED'in bilanço genişlemesine, tahvil alım programına yönelmeyeceğini; mutlaka her toplantıda faiz indirimi olmayabileceğini;
ABD ekonomisine yönelik beklentilerinin hala olumlu olduğunu ifade etse de, ABDÇin anlaşmazlığı ve artan küresel belirsizlikler artan bir tempoda ABD ekonomisinin dinamizmini riske sokacak.
Bu nedenle, FED her ne kadar 'namusunu kurtaracak' bir algı yönetimi çabası ortaya koysa da, dünya ekonomisinin önümüzdeki 6 ayı FED'i de 'daha yumuşak' bir para politikası patikasına yaklaştıracak. Bu da, euronun yanı sıra, dolar cinsinden küresel kaynaklarının ucuzlaması; Türkiye gibi önde gelen gelişmekte olan ekonomilerin daha kolay uluslararası sermaye girişi çekmeleri anlamına gelecek. Bu nedenle, TCMB'nin yıl sonuna kadar 2 puan daha faiz indirimi gerçekleştirebileceği bir kanala girmiş durumdayız.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- ‘Küresel Güney’le işbirliğini derinleştirme dönemi (27.11.2024)
- Türkiye’nin kalkınmasında ‘tam bağımsızlık’ dönemi (25.11.2024)
- Küresel açlık tehdidinin jeopolitik yönü (22.11.2024)
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)