Gıda güvenliği küresel sorun
Eldeki ekilebilir tarım alanlarını korumak ve geliştirmekten, tarımsal alandaki dikim metotlarını değiştirmeye; büyük verim kayıplarının yaşandığı hasat sürecinden, tarımsal ürünlerin paketlenmesi, doğru koşullarda depolanması, tüketim merkezlerine en verimli şekilde ulaştırılmasına kadar bütünüyle yeni teknikler, yeni yaklaşımlar gerekmekte. Tüketicinin bilinçlendirilmesi, gıda ürünlerinin tüketici açısından güvenilir kılınması da hayati önem taşıyor. 7 Haziran Uluslararası Gıda Güvenliği Günü nedeniyle, Birleşmiş Milletler Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) açıkladığı veriler, dünya çapında her yıl 400 binden fazla insaın bozuk gıda tüketimi nedeniyle hayatını kaybettiğine işaret ediyor.
DSÖ'nün raporda bir araya getirdiği veriler, küresel ölçekte yaklaşık her 10 kişiden biri yılda en az bir kez bozuk ya da temiz olmayan; bakteri, virüs, parazit üremesine maruz kalmış veya sağlığa zararlı kimyasal maddeler bulaşmış gıdaları bilmeyerek, bazen de acıdır ki bilerek tüketmekten dolayı hastalanıyor. Kuruluşun raporuna göre, gıda güvenliği adına, her ülkenin kendi vatandaşlarını bilinçlendirmek adına 1 euro harcayarak yapacağı bilinçlendirme çalışması, iş hayatının aksamaması ve iş kaybı yaşanmaması sayesinde, 10 euroluk bir verimlilik kazandıracak.
Rapor, gelir ortalamasının düşük ya da orta seviyede olduğu ülkelerde, gıda zehirlenmesi veya benzeri nedenlerden dolayı yaşanan üretim ve ekonomik kaybın küresel boyutunun yıllık bazda 95 milyar dolar olduğuna dikkat çekiyor. Ortalama yaşam standardı göreceli yüksek olan Avrupa'da dahi sağlıksız gıda tüketiminden dolayı, her yıl ortalama 23 milyon insan hastalanıyor ve 5 bin insan yaşamını yitiriyor. DSÖ rapordaki verilerinin buzdağının görünen kısmı olabileceğini, gıda bozulmasından veya zehirlenmesinden hastalanan veya ölenlerin sayısının daha da vahim olabileceğini belirtmekte. Türkiye, tarım ve gıda üretimindeki imkân ve kabiliyetlerini gelecek için seferber etmeli.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- ‘Küresel Güney’le işbirliğini derinleştirme dönemi (27.11.2024)
- Türkiye’nin kalkınmasında ‘tam bağımsızlık’ dönemi (25.11.2024)
- Küresel açlık tehdidinin jeopolitik yönü (22.11.2024)
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)