‘Yeşil Devrim’ ve Suudi-İran gerginliği
Bu nedenle, ABD ve Rusya, Ortadoğu'daki tüm önemli fosil enerji türevi üreticisi aktörleri zafiyete uğratacak, İran ve S. Arabistan'ın kolu kanadının kırık olduğu; Çin ve Hindistan'ın Hürmüz Boğazı'ndan enerji ihtiyacını karşılayamadığı ve devasa enerji tüketicisi ülke ve coğrafyaların (Avrupa, Çin, Hindistan ve sonrasında Afrika) kendilerine bağımlı olacakları bir dünya istiyorlar. Temel nokta şu; dünya 2020 ile 2040 arası, akıllı enerji teknolojileri, yenilenebilir enerji teknolojileri, karbon dışı enerji teknolojilerine dayalı enerji arzına yönelik 10.2 trilyon dolarlık yatırım gerçekleştirecek. 20 yıl içinde, dünyanın yıllık enerji ihtiyacının yarısını yenilenebilir enerji teknolojilerine dayalı santral ve tesisler üretiyor olacak.
Ve 2050'ye doğru, dünyada elektrikli otomobil sayısı 1 milyarı aşmış olacak. ABD ve Rusya, bugünden 2040'a, petrol ve doğalgazdan küresel ölçekte ne para kazanılabilecek ise, tüm rakipleri devre dışı bırakarak, önümüzdeki 20 yılın fosil yakıt kazancının büyük bölümünü ellerinde tutmak istiyor.
ABD S. Arabistan'ı adeta kışkırtarak, kimi zaman da gözdağı vererek, İran ve Rusya'ya karşı bir tehdit unsuru olarak; Rusya da İran'ı ABD, S.
Arabistan ve İsrail'e karşı, benzer şekilde, bir tehdit unsuru olarak kullanabilme arayışında. S. Arabistan Veliaht Prensi Bin Salman'ın Çin'in petrol üreticisi olarak 5 yıla kadar tamamen ortadan kalkmazsa bile, üretimini büyük ölçüde azaltacağı; Rusya'daki petrol üretiminin ise 19 yıl sonra hızla azalacağı yönündeki açıklamaları; ülkesi için petrol dışı gelirleri artırıcı adımları; Rusya'nın karşı cevabı; ABD Başkanı Trump'ın S. Arabistan'a yönelik sözleri; karşı cevap. Şu noktanın çok iyi farkında olmalıyız ki; S. Arabistan ile İran arasında patlak vermesi için birilerinin mücadele ettiği olası bir savaş, Türkiye'nin coğrafyasındaki 'Medeniyet Diplomasisi' mücadelesine de zarar verir.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- ‘Küresel Güney’le işbirliğini derinleştirme dönemi (27.11.2024)
- Türkiye’nin kalkınmasında ‘tam bağımsızlık’ dönemi (25.11.2024)
- Küresel açlık tehdidinin jeopolitik yönü (22.11.2024)
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)