Öncelik üstyapı yatırımlarında
Ülkeleri bulundukları coğrafyada lider kılan unsur 'stratejik güçler üçgeni'ndeki performansıdır. Üçgenin köşeleri siyasi güç, ekonomik güç ve askeri güçtür. Türkiye, 16 Nisan Referandumu ile 'Siyasi Güç' boyutunda tarihi bir eşikten geçti ve stratejik bir adım attı. Bunun farkında olan yerli ve yabancı yatırımcıların tümü, Türkiye'nin yükselen değeri ve yakın gelecekteki kritik önemdeki fırsatları kaçırmamak adına hızla pozisyon almaktalar. Nitekim 4 trilyon doları temsil eden uluslararası yatırım fonları, Dünya Bankası-IMF ilkbahar toplantılarında, referandum sonrası, Türkiye'ye yönelik yatırım iştahlarının ciddi ölçüde arttığını, reformları heyecanla beklediklerini vurgulamışlar. Yurtiçinde de, yatırım amaçlı ve yatırımların finansmanı amaçlı olarak, sadece bir haftada SPK'ya özel sektör tahvil ihracı başvurusu 18.3 milyar TL'ye ulaşmış durumda. Bu noktada, Ekonomi yönetimimizin de, Türkiye'nin önceliklerini ve kendi aralarındaki iş bölümünü konsolide ederek, reformları hızlandırması gerekmekte.
Türkiye, son 15 yılda, altyapı yatırımları ve imkânlarında dünyada görülmemiş bir başarı ve devrime imza attı. Bu devrimin sağladığı erişebilirliği, bilim ve teknolojiye dayalı bir eğitim reformu, yargı reformu, Türkiye'nin kritik önemdeki sektörlerinde 'milli ve yerli' dönüşümü hızlandıracak üst yapı reform ve yatırımlarını hızlandırmak için kullanmalıyız. Öncelik, artık üst yapı yatırımlarında ve bu yatırımların başarısı ve hızını artıracak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- ‘Terörsüz Türkiye’ ve Büyük Kalkınma Hamlesi (29.11.2024)
- ‘Küresel Güney’le işbirliğini derinleştirme dönemi (27.11.2024)
- Türkiye’nin kalkınmasında ‘tam bağımsızlık’ dönemi (25.11.2024)
- Küresel açlık tehdidinin jeopolitik yönü (22.11.2024)
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)