Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, döviz kurları üzerinden yürütülen'piyasa manipülasyonu'na yönelikolarak, 'psikolojik üstünlüğü' ele almaküzere, 10 gündür önemli adımlar atıyorve finansal sisteme yeni araçlar kazandırıyor. Akademisyenlikte 30 yılı, ekonomi medyasında ise 27 yılı geride bıraktım. Hükümetin, ekonomi yönetiminin, kurumların karar ve uygulamalarına yönelik eleştiriler, adil ve tarafsız bir üslupla dile getirildiği müddetçe, bir kez bile tepki gösterildiğini görmedim. Ancak, baştaTCMB, EkonomiYönetimi'nin eşgüdümlüolarak yürütme gayretinde olduğumevcut ve geleceğe yönelik uygulamalariçin, 'adı konmamış' bir hainliği,Ekonomi Yönetimimizin çabalarını bertarafetmeyi, örselemeyi hedefleyen biranlayışı, bu derece bir düşmanlığı, hainliğiilk kez gözlemliyorum.
Ekonomi alanında öyle 'adı konmamış' bir hainlikten söz ediyoruz ki, TCMB'nin proaktif adımlarının başarısızlığa uğraması için özel bir çaba yürütülüyor. Uluslararası haber ajanslarınabeyanatlar veriliyor; bu beyanatlarüzerinden uluslararası finans kurumlarıve derecelendirme kuruluşları tarafından'negatif içerikli' raporlar anında piyasayasürülüyor. Geldiğimiz nokta, Türkiye'nin bekası için, herkesin kendini sorgulaması gereken bir noktadır. Gözü dönmüş bir hırsla, piyasanınnefes almasını imkânsız kılacak,piyasaların normalleşmesini engelleyecekbir nefretle gündeme getirilen 'salvo'larakarşı, bakanından bürokratına, köşeyazarından bankacıya, işadamından profesyonele,net ve sert bir şekilde 'yeter'dememiz gerekiyor. Piyasaların normalleşmesi adına yürütülmesi gereken eşgüdümlü çalışmaları baltalayan bu hainliğe 'yek vücut' 'dur' demezsek, tarihi bir fırsatı tepmiş olacağız.
TCMB'nin hedefi 'istikrar'
TCMB'nin proaktif adımlarına yönelik 'sistem'lihainliğin amacı, 2017'de de büyümehikâyesini sürdürmeye kararlı olanTürkiye'yi, yüksek faiz artışları ile, ekonominindinamikleri açısından köşeyesıkıştırmak. TCMB ise, proaktif para politikasıadımları ile büyümenin sürdürülebilirliğini degözeterek, döviz kurlarına istikrar kazandırmayaçalışıyor. Bu noktada, bankalarımız da,Türkiye'nin bugünü ve geleceğine katkıdabulunmak adına 'tarihi' bir 'samimiyet'testinden geçiyor. İş Bankası Genel MüdürüAdnan Bali ne demişti: 'Bu bilançolar bugünleriçin lazım. Sermaye bir yere istiflenip de sadecekendinizi korumak için refleks geliştirmek değil.'Tüm bankacılık sektörü bu mesajları veduruşunu ciddiyetle gözden geçirmeli.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.