Olmuyor Fatih Hocam, olmuyor!.

Sevgili Fatih Hocamı dün okudum.. Donk konuşmuş "Takım yol yorgunu" diye dün. Haksız mı?. Türkiyem'de cennet Türkiyem'de yer yokmuş gibi, sezonu İsviçre'de açtın. Tunuslara, Atinalara gittin. Ali Sami Yen'e hâlâ çıkmadı çocuklar Hocam!. Bu hafta Göztepe'ye karşı kendi stadlarına yabancı olacaklar.
Açılış maçında Ankaragücü'nü yendin. Güç bela yendin.. Futbolun "F"sini oynamadı takım.. El Kabir o golleri kaçırmasa, Kone kendi kalesine o muhteşem golü atmasa sonuç ne olurdu bilemiyorum.
Belhanda ve Feghouli yüzünden büyük baskı yiyince onları mecburen kenarda bıraktın başta.. Tüm Fenerli medya da "Yıldızlar kenardaydı" diye yazdı.. Yıldız dedikleri bu ikili.. İstiyorlar ki, kalsınlar. İstiyorlar ki, Galatasaray bitsin..
Ama sen de bu B ile F'yi "Yıldız" sananlardansın Hocam, ne yazık ki..
İkinci yarının sonlarına doğru, skor fevkalade kritikken gene en yanlış değişiklikleri yaptın. Ne oldu sana Hocam..
Maçları artık okuyamıyorsun. O takımdan Rodriguez'le Onyekuru çıkar mı?. Bir şey yapacaksa bu ikisi yapacak sen onları çıkarıyorsun. "Ankaragücü bir kaza golü atsa ki atabilirdi, ne olacak" diye düşünemedin bile.
Manevi evlatların Belhanda ve Feghouli'yi oyuna niye aldın?. Genç Yunus ve de bu F ile B'ne rakip olmasın diye ısrarla oynatmadığın Muğdat kenarda dururken?.
"Baskılar yüzünden sizi kesmek zorunda kaldım, ama kafamdaki takımda hep siz varsınız, merak etmeyin" mesajını anlamadık mı sanıyorsun hocam?.
Yapma Hocam.. Etme Hocam.. Kibrini, inadını, sabit fikirlerini Galatasaray'ın önüne koyma..
Bu takımda bir tane oyun kurucu var Hocam.. Selçuk.. Bir tane takım lideri var. O da Selçuk.. Hani nefret ettiğin Selçuk.. Ama Selçuk'u kazanmak zorundasın.. Sana güvenirse, sayende edindiği o korkak istatistiğe oynamak huyundan vazgeçer, eskisi gibi riskleri göze almaya başlar, yana geriye değil, oyunu ilerletmeye oynar. Çaren yok. Tek malzemen o Hocam. Bu takım lidersiz takım olmaz. Bu takım oyun kurucusuz top oynayamaz.
Göztepe bu hafta, senin de ilk defa çıkacağın Ali Sami Yen'e en iyi iki oyuncusundan mahrum geliyor. Poko ve Castro kırmızı kart gördüler. Kendi sahasında kaybetmiş, yaralı Göztepe geliyor. Aslında artık ezmen lazım..
İnadını, kibrini ve sabit fikirlerini Florya'da bırakıp gelirsen Hocam!.

ORMAN DA, ŞENOL DA GİDER!.

Güya yalanladılar ama, palavra.. Ne diyeceklerdi ki?. "Evet aramız açık" diyebilirler mi, ikisi de iş başında iken..
Şimdilik ikisi de iş başında ama, Fikret Orman, seçim kongresi yapmaya karar verdi.. Durup dururken niye seçim kongresi şimdi, hem de lig tam hızını alırken..
Beşiktaş'ın içindeki kaynaklarım fısıldadı..
"Fikret tüymek istiyor.. Asıl değiştirmek istediği yönetim değil, kendisi.. Bir bahane yaratıp aday olmayacak!."
Valla şaşmam..
Adam hayatın tadını çıkarmaya başladı. Bunca dertle, sorunla niye uğraşsın..
Şenol Güneş için de "Kasımı görmez" demiştim.
Böyle geniş bir kadro ile bu kadar korkak hoca, Beşiktaş'a olmaz zaten.
Yahu skor 2-1.. Kendi sahanda 2-1 ama, risk büyük. Bir yersen gitti iki puan..
Tolga'yı çıkarıp, Roco'yu stopere almışsın. Tamam. Stoperde hata yapan senin "Korku"nu simgeleyen oyuncunun Necip'i, skoru korumak istediğin zaman oynatırsın ya, Medel'in yanına ikinci ön liberoya çekmişsin.
Yani takımda iki bek, iki stoper, iki ön libero, tam altı savunma adamın varken, sahanın en iyi, Beşiktaş'ın en tehlikeli adamı Lens'i hadi çıkardın, Queresma gibi dünya yıldızı bir kanat adamı dururken, "Yedinci Savunma Adamı" Adriano'yu sokmak ne demek Şenol Güneş?.
Bu yürekle Beşiktaş hocalığı yapılmaz. Git kendine kümede kalmaya çalışan bir takım bul, 10 savunma adamı ile oynat..
Beşiktaş'ın işi Orman'la zor. Şenol'la daha zor.. Antalyaspor gibi kümede kalmayı başarı sayan bir takımda gol kralı olmayı başaran Vagner Love gibi bir golcüyü destek olup kazanacak yerde, yuhalayan seyirci ile de en zor!.
Zor dostum zor!.
Dua etsin Saffet Susiç denen adam, Şenol'dan daha korkaktı da, kupayı Fener'den, Süper Kupayı Galatasaray'dan alan Okan Buruk'un takımına o rezil futbolu 2-0 a kadar oynattı!.