Fatih Hocam bu tuzağa nasıl düştü?

Galatasaray'ı batırmak, yok etmek, spor tarihinden silmekle görevlendirilmiş gibi hareket eden Dursun, öyle işler beceriyor ki, kafam almıyor..
Yahu adam Cin!.
Öyle cinlikler yapıyor ki, bunların onda birini Galatasaray için yapsa, kulüp ihya olmuştu.. Ama onun cinliklerinin hepsi kendisi için..
Dursun kulübün başında çöreklenmeye, boğmaya devam etsin için..
Yahu adam önce Duygun Yarsuvat gibi, yaşayan en önemli Galatasaraylılardan birini kandırdı.
Onun listesine, ya da bilemem, eline verilen listeye Başkan Yardımcısı diye, gökten zembille indi.
Galatasaray Lisesi'ne gitse, bahçe ona "Dursun Ağbi gelmiş" diyecek kimse yoktu. Öyle tanınmaz biriydi, okulda ve kulüpte..
Duygun'dan sonra, Kongre'yi kandırıp, hem de Alp Yalman gibi bir devin karşısına çıkan pire olarak, kazanmayı başardı.
İşleri gerek sportif, gerek ekonomik zerre bilmiyor ama kulübü "Özbek Brothers" olarak yönetiyor ve batırıyordu..
Camiada, Divan'da, Tribünlerde kıyametler kopuyordu.
Bir baktık, Alp yanında..
Kongrede kazık attığı Alp, üstelik beni de kandırarak, Dursun'un yanında poz verdi. Kriz bitti, Alp sepetlendi.
Bir baktık, Divan'da başta Taner Aşkın hem de nasıl muhalifler de sus pus oldular.
"Erkekliğin onda dokuzu kaçmak, biri hiç görünmemek" dediler ve yok oldular.
İrfan nam zat başkanlı Divan, Dursun'un kölesi oldu. Kalan tek muhalif Fatih Altaylı'ya alenen saldıran ve küfür edenler divanına dönüştü. Bir, tek bir muhalife bile tahammül edemeyen "Akil" adamlar.. Güldürmeyin beni.
Cin Dursun, tepe taklak gideceğini anlayınca, "Baskın seçim" kararı aldı. Karar gününden 10 gün sonra, Dursun'dan kulübü kurtarmak isteyenler liste yapacaklar ve İrfan'a teslim edecekler ve seçim kazanacaklardı güya.. Mümkün mü?.
Daha lideri bile olmayan muhalifler kimin etrafında, nasıl toplanacaklardı, 9 günde..
Ben "Mayısta yeniden seçim koşulu" ile Selahattin Beyazıt" dedim.. Öyle saygındı ki, Dursun bile ceket ilikler dururdu önünde..
Selahattin Ağabey'in sağlığı iyi değilmiş meğerse.. "Benden hayır yok. Ama ben yaptığını temizleme görevinin Duygun Hocaya düştüğüne inanıyorum.
O kongrede nasıl 'Yedi ay' için diye göreve talip olup kazandıysa, bu defa da 'Beş ay için gelsin' Ben desteklerim' demiş, yanına gelenlere..
Bu formül, kulübü Dursun'dan kurtarmak isteyenlere zaman kazandıracak bir çözüm olacak. Dursun bunu anlayınca, bir "Cin" lik daha yaptı. Fatih Terim'le anlaştı.
Fatih Hocam bu tuzağa nasıl düştü anlayamıyorum.
Alaçatı baskını onun hayatındaki en büyük hatasıydı. Dursun baskınında göz göre göre tuzağa düşmesi de, ikincisi oldu. Tabii eğer benim bilmediğim, anlamadığım bir fikri yoksa..
Mustafa Denizli'yi, Alp Yalman'ı nasıl harcadı görmedin mi Hocam..
Takımı sezon sonunda şampiyon yaparsan, seneye de kalırsın.. Ama yapamazsan, ne olacağını biliyorsun değil mi?.
Bu "Cin" Dursun, "Fatih Terim dediniz, getirdik işte..
Buyrun adamınızı" diyecek. Seni de kovacak ki, yeniden zaman kazansın.. Tazminatlar nasılsa onun cebinden değil, kulübün zaten boşaltılmış kasasından çıkıyor. Umurunda mı?. Peki sen ne olacaksın Hocam?. Sana soruyorum.. Arkanda güvendiğin bir yönetim olmadan başarılı oldun mu hiç?. Floransa, Milano deneylerin dahil?.
Bana sakın "Ben Dursun'a güveniyorum" deme, fena halde şaşmam, fena halde gülerim Hocam..
Ey Hocam, Seni Dursun değil, sosyal medya ve baskın seçim getirdi, biliyorsun değil mi?. Bunu bile bile Dursun'a güveneceksin öyle mi?.
"Alın işte.. Getirin dediniz, getirdik!." diyeceğini bile bile güveneceksin öyle mi?. *** Galatasaraylılar,
Gerçek Galatasaraylılar..
Bu tuzağa siz düşmeyin.
"Terim" diye Dursun'a oy vermeyin. Beş ay için göreve gelecek Duygun Yarsuvat'ta birleşin. Bugüne dek aday olan, adı geçenler, mesela Mustafa Cengiz, mesela Burak Elmas, Adnan Öztürk, ötekiler de Yarsuvat'ın listesine girsin.
Dursun devrilsin.. Kongreye 15 gün kala, seçilecek yönetimi bağlayacak kader imzası atacak kadar egoist Dursun, düşsün yakasından Galatasaray'ın.
Kim gelirse gelsin, Fatih Terim'e itiraz etmez nasılsa..
Kim gelirse gelsin, Fatih Hocam onunla daha iyi çalışır.
Futbol takımının kaybı olmaz, ama kulüp kurtulur.
Galatasaray'ın büyükleri, başta Selahattin Beyazıt Ağabey bir araya gelip, ortak bildiriyle bu çağrıyı yapmalılar..
Yoksa.. Yoksa, Galatasaray yok olacak!.