Hem uzun bir sezon oldu, hem de zorlu. Geçen hafta "racon" maçında Fenerbahçe son sözü söylemişti aslında; "Şampiyonkim bilmem, ağabey benim…" Müthiş bir kadro kurdular. İsmail Kartal da çok güçlü bir oyun buldu. 21'lik bir seri elde ettiler. Buldozer gibi gidiyorlardı. İşi hiç de öyle son maçlara bırakacak takım değillerdi. Sonrasında; olanlar (!) oldu. Rekabet kendi adaletinden ayrılınca,iyi takım, iyi futbolcu, iyi taktik;anlamı kalmıyor. Altı beraberlik,bir yenili aldılar tüm sezonda. Büyük liglerinşampiyonlarına bakın; çok yakınlar,hatta benzerler bu sayılarla. Üç beraberlik,iki yenilgi ile şampiyon oldu Galatasaray.Enteresanlık da burada zaten; "Sistem"dediğimiz o yapı, daha fazla puan kaybetmesineizin vermedi aslında. Yangın çıktığıanda düdükler çalmaya başladı. Bekçidüdüğü değildi bunlar. Ben hakkımıTrabzonspor galibiyetinden sonra "helal"ettim bu takıma ve hocaya. Galatasaraykarşılaşmasıyla ikiledim. Her şeye rağmenkazandılar bu maçları. Vazgeçmediklerigibi, ne kadar karakterli olduklarınıda gösterdiler. İslam (Çupi)Baba'nın vurguladığı,"Fenerbahçe büyüklüğü,başka büyüklüktür,adı konamaz"cümlesininsahibi de bu özelliklerzaten.
2018'de 0-0 biten maç sonrasında Galatasaray üç puan farkla şampiyon olmuştu. Üç penaltı pozisyonu vardı. Aykut Kocaman, "Bize bir taneverse, onlara da çalacaktı bir tane.Kazandırmayacaklardı maçı bize" dedi. Kumpasın ordusu bitmiyor, hesabını kapatmıyor. İşin başındakiler de yollarını açıyor. Bu yüzden, "Sizinle gurur duyuyoruz" pankartını açtı Fenerbahçe tribünleri. Kayıtlara en onurlu, en karakterli, en başarılı geçecek oyunculara hak ettiğini verdi. Bir ek daha yapayım; ben ilkdefa gördüm böyle bir helalleşmeyi.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.