Artık geleneksel hale gelen Van Persie-Pereira çekişmesini izlemeye devam ediyoruz. Bitecek gibi değil, bunu herkes böyle bilsin. Çünkü Hollandalı, teknik adama inanmıyor ve saygı duymuyor.
Dolayısı ile aldığı kararları da eleştirmekte, bunu mimiklerine yansıtmakta sakınca da görmüyor.
Ama, bu takımın başı Pereira.
Takım kaybettiğinde faturayı O'na kesiyoruz. İyi oynamadığında yerden yere vuruyoruz. Sakatlıkların sayısı 30'a yaklaştığı için antrenman sistemini de sorguluyoruz. Yani; O'nun istediklerini yapmakla görevli bir oyuncu, kararlarını toplum içinde sorgulayamaz. İlk 11 oynattığı zaman, "Beni niye seçtin?" diye sormuyorsa, oyundan aldığında da "Niye çıkarıyorsun?" diyemez.
Bu bir çıkmaz durum. Çözümü de yok. Pereira'ya, özellikle kariyerli oyuncular saygı duymamaya devam edecekler. Taraftar istediği sürece ve medya baskısı oldukça Pereira da onları oynatmak zorunda kalacak. Dediği gibi önemli olan takımın yararıysa, statüko da duruma uygun demektir.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.