Katiller ‘iyi kul’ değildir!..

Filistin'de olup bitenlerin özeti, 21. Yüzyılın medeniyetin zirvesi olduğu şeklindeki ezberi açık şekilde yalanlaması. Birleşmiş Milletler ve Güvenlik Konseyi başta olmak üzere çeşitli uluslararası kurum ve kuruluşlar sayesinde dünyanın güvenlik içinde yaşanabilecek bir yer olduğu düşüncesinin sadece bir algıdan ibaret olduğu, Filistin'de yaşananlarla iyice netleşti.

Aksa Tufanı ile başlayan ve ilk günlerde İsrail'in haklı olabileceği kanaatlerinin ağırlık taşıdığı süreç, tam bir katliama dönüşmüş durumda. Sınır tanımaz İsrail saldırganlığı karşısında, her ne yaparsa yapsın İsrail'e destek olmayı vazife kabul edenlerin ezberleri bile bozuldu.

'İsrail'in kendini savunma hakkı' bahanesi, bu ülkenin durmadan Gazze'ye saldıran silahlı kuvvetlerini Savunma Gücü olarak tanımlaması gibi, temelsiz.

Filistin'de yaşananların netice olarak nerelere varacağı, sadece orada yaşayanların ya da kalpleri onlarla beraber atıp, çaresizlikten parmaklarını kemirenlerin değil, bütün dünyanın meselesi. Bütün karartma girişimlerine rağmen, Gazze'ye yönelik saldırılar dünyanın gündeminde. İşgal altındaki Batı Şeria ve İsrail yönetiminde yaşayan Müslümanların içler acısı durumu, 'Filistinlilerin, masum (!) İsrail askerlerine zulmettikleri ve benzeri kuyruklu yalanlara inananları iyice azalttı.

Amerika ve Avustralya başta olmak üzere birçok coğrafyanın asıl sahipleri olan yerli halklarını acımasızca yok ettikleri için, insanları katlederek ya da vatanlarından kovarak yerleşme alışkanlığı, Batılı zihniyetin temel kodlarından.

1900'lerden önce neredeyse hiç bulunmadıkları toprakların insanlarını vatanlarından ederek 1948'de Filistin'in yarısına, sonrasında yüzde 80'ine yerleşen ve daha fazlasını isteyenlerin, nerede durmak niyetinde oldukları, belirsiz. Çeşitli sebeplere İsrail'in melanetlerine destek olanların, yaşanan vahşete nereye kadar katlanabilecekleri de.

İsrail'in, Gazze'yi ve Batı Şeria'yı 'Arapsızlaştırarak', sonrasında Sina'ya, Ürdün'e, Suriye'ye, Lübnan'a ve 'arz-ı mev'ud' yani 'vadedilmiş topraklar'a dahil olduğuna inandıkları diğer ülkeleri işgal niyeti, bazılarına göre komplo teorisi.

Ancak, muharref Tevrat'tan alıntılarla meselenin bir din savaşı olduğunu vurgulayan 'laik' Netenyahu ve onun Batılı ülkeleri yöneten 'laik' dostlarının son konuşmaları, hastalıklı zihinlerde Siyonist tezlerin yaşadığını adeta haykırıyor…

Netenyahu ve onunla aynı hayali gören ve bunun Tevrat'ta yeri olduğunu iddia eden siyonist uşaklarının bilmesi gerekeni Cenab-ı Hakk Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyuruyor: "And olsun, Zikir'den (Tevrat'tan) sonra Zebûr'da da, "Yeryüzüne muhakkak benim iyi kullarım varis olacaktır" diye yazmıştık."

Filistinlilere yıllardır kan kusturan ve çoluk çocuk demeden katleden eli kanlı katillerin 'iyi kullar' sayılamayacaklarını söylemek bile gereksiz!..