AP ve objektiflik!..
Herhangi bir önemi olup olmadığı ayrı bir mesele. Ancak Avrupa Parlamentosunun ülkemizle ilgili yıllık raporları, takip edilen gelişmelerden.
Her 24 Nisan'da Ermeni iddiaları ile çıkıntılıklar beklendiği gibi, Avrupa Parlamentosu raporları da 'bu defa neler saçmalamışlar!' merakıyla beklenir. Hep çifte standartlar ve tutarsızlıklarla doludurlar, çünkü.
Avrupa'nın ne mal olduğunu bilenler pek umursamaz. Ama Avrupa denince değişik beklentilere giren ve rapordaki tutarsızlıklar sebebiyle hayal kırıklığı yaşayanlar için üzücü bir durum. Rapordakilerin doğru hatta eksik olduğunu düşünenler, zaten konu dışı.
AP'ın 1998'den 2014'e kadar Türkiye İlerleme Raporu, sonra Türkiye Raporu dediği raporların 2022 yılına ait olanı, 13 Eylül'de kabul edildi. Haziran 2021- Haziran 2022 dönemini kapsayan Rapor, 705 üyeli parlamentoda 18'e karşı 434 oyla kabul edilirken, 152 çekimser oy kullanılmış.
Ülkemizin Rusya Ukrayna meselesinde oynadığı rol övülürken, Rusya'ya yönelik AB yaptırımlarına uymadığı için yerilmesi, tutarsızlıkların en hafifi. Akdeniz ve Ege'de ülkemizin ve KKTC'nin haklarını korumamız da canlarını sıkıyor, belli ki.
Avrupa Parlamentosu üyelerinin ne kadarını doğrudan ilgilendirir, bilinmez. Ancak raporda LGBT konusu da unutulmamış ve 'Azınlıklara (özellikle lezbiyen, eşcinsel, biseksüel, transseksüel, interseks ve queer (LGBTIQ) bireylere) yönelik toplumsal cinsiyet temelli şiddet, ayrımcılık ve nefret söylemi ciddi endişe kaynağı olmaya devam etmektedir' denilmiş.
Esas problemleri Türkiye'yi bir türlü teslim alamamak olup, bunu açıkça söyleyemedikleri için kaygı belirtmekle yetiniyorlar. Bahane bulma konusunda da başarılılar. Demokraside gerileme, cinsiyete dayalı şiddet, kadın cinayetlerinin artması, LGBTİ+ topluluğuna yönelik yaygın nefret söylemi ve ayrımcılık gibi iddialar, kaygıları için uydurdukları bahaneler.
Dışişleri Bakanlığımızın, 'Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu' olduğuna dikkat çektiği raporun, 'AP'nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek AB'nin geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansıması olduğu' şeklindeki tesbiti, konunun özeti.
Adalet Bakanımız Yılmaz Tunç'un, 'objektif olmaktan uzak, verilere dayanmayan haksız, temelsiz ve hezeyanlarla dolu' şeklindeki değerlendirmesi de, raporun nasıl hazırlandığına ışık tutuyor.
CHP ve İP başta olmak üzere kendi iç meselelerine dalan muhalefetten dişe dokunur bir açıklama gelmeyişi, manidar. Hazırlanmasında katkıları olduğu bilinen rapor konusunda söyleyebilecekleri bir şey yok çünkü.
Yöneticilerimizin, 2024'deki AP seçimlerinden sonra raporlarda düzelme olacağına dair beklentileri, anlamlı. Umulur ki daha kötüsü olmaz ve Avrupa Parlamentosu mümkün olduğu kadar objektif Türkiye raporları hazırlatır…
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Gaziantep: İş bilenin… (18.09.2024)
- Enerjik bir ülkeyiz… (15.09.2024)
- Sayaç çalışıyor (14.09.2024)
- Elini veren kolunu kaptırır!.. (11.09.2024)
- Her şey kontrol altında… (08.09.2024)
- Dev aynası (07.09.2024)
- Ümit dağın ardında… (04.09.2024)
- Emeklilerin hali… (01.09.2024)
- Değişim şart!.. (31.08.2024)
- Temel yanılgı… (28.08.2024)