EKREM KIZILTAŞ

Her şeye karşı!..

Eski ismi Boğaziçi Köprüsü olan 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nün yapılmasına karşı çıkanlar arasında, yıllar sonra, ' ne kadar da safmışız' şeklinde sözler edenler olmuştur herhalde. Ömürleri yetip, iki yeni köprünün ve Avrasya Geçidi'nin bile şehrin iki yakası arasındaki trafik yükünü çekmekte zorlandığını görenler arasında bu oran daha fazladır… Türkiye'deki gelişmeleri genellikle fildişi kulelerinden ve tabii ki hayattan kopuk bir şekilde izleyenler, ilk köprünün yapılmasına karar verilen 1960'ların sonu ve 70'lerin başlarında olduğu gibi, şimdi de mevcut.
Günümüzde, çeşitli sebeplerle hidroelektrik, termik, nükleer, güneş ve rüzgarla elektrik elde edilmesine karşı çıkanlar, vaktiyle Boğaz Köprüsü'ne karşı çıkanların torunlarıdır, muhtemelen. Herkesten daha fazla kullandıklarını söyleyebileceğimiz elektriğin daldan toplanmadığını bileceği kesin olan bu güruhun her şeye karşı çıkma alışkanlığı, belli ki biraz da genetik yani.
İşin belki de en tuhaf tarafı, memleketin ve milletin ihtiyacı olduğu düşünülerek yapılmaya çalışılan her şeye karşı çıkmayı adeta bir huy haline getirmiş olanların kendilerini ilerici, çağdaş, modern ve benzeri sıfatlarla tanımlamaları. Bunları yapmaya niyetlenen ve yapanları 'gerici' ve benzeri sıfatlarla yaftalamaları ise, tüy dikmekten beter.
Gerek satılık ve gerekse kiralık olsun, günümüzde ciddi bir konut problemi ile karşı karşıya bulunduğumuz herkesçe biliniyor. Konut probleminin başlıca sebebi de, başta nüfus artışı ve başka sebeplerle artan konut talebine mevcut üretimin cevap veremeyişi. Kiralık ya da satılık ev fiyatlarında enflasyon oranlarıyla izahı mümkün olmayan artışa, yeteri kadar konut üretilemeyişinin sebep olduğu, en temel gerçek.
Yıllardan beridir 'betonlaşmadan' şikayet edip de bugünkü manzarayı yine fildişi kulelerinden izleyenler arasında, 'inşaat sektörü aleyhine nutuklar atarken galiba yanlış yapmışız' diyenler olup olmadığı, meraka değer. Bunlardan bazılarının hala 'betonlaşmadan' şikayet etmeleri, garabet.
İnsanların ihtiyaç duyduğu şeylerin yapılmasına karşı çıkanlar arasında hakikaten konuya naifçe yaklaşanlar da vardır. Ancak yine de bunların kahir ekseriyetinin ülkenin kalkınması, ilerlemesi ve gelişmesi sebebiyle canları sıkılanlardan oluştuğu düşünülebilir.
Hayattan ve insanlardan kopuk yaşayan bu güruhun bugünlerdeki takıntısı, Türkiye'nin sanayi alanındaki adımları. Uçak, helikopter, tank, otomobil gibi şeyler yapmak neyimize, onlara göre. Savunma sanayindeki yerliliğin yüzde 20'den yüzde 80'lere çıkması zaten umurlarında bile değil.
Sanayimizdeki İHA, SİHA, yerli uçak, helikopter, otomobil ve benzeri gelişmeleri küçümseyenler arasında ithalatla uğraşanlar vardır belki. Ancak bunların sayısı az olduğuna göre, her şeye karşı çıkan memnuniyetsizleri tanımlamak için uygun bir kavram bulmamız, şart…

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.