‘Biz’ kazanacağız…
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın Suudi Arabistan, Katar ve BAE'yi kapsayan gezisinde beklenenin de ötesinde ekonomik bağlantılar yapıldığı anlaşılıyor.
Söz konusu ziyarette sağlanan gelişmeler, sadece nüfusu 36 milyon olan Suudi Arabistan, 2 milyon 620 bin olan Katar ve Abu Dabi, Dubai, Acman, Füceyre, Resü'l-Hayme, Şârika ve Ümmü'l-Kayveyn isimli yedi emirlikten oluşan yaklaşık 10 milyon nüfuslu Birleşik Arap Emirlikleri'ni değil, onlarla beraber daha geniş bir coğrafyayı ilgilendiriyor.
Son senelerde Türkiye ile ilişkileri adeta aramıza birilerince kara kedi sokulduğunu düşündüren ve başta Yunanistan olmak üzere ülkemize yönelik hasmane tutumları ile bilinen ülkelerle bağlantılara giren Suudi Arabistan ve BAE'nin tutum değiştirmeleri, oldukça önemli.
Konunun bizim açımızdan en güzel tarafı da, kendi ayakları üzerinde durma kararlılığından taviz vermeyen Türkiye'nin olduğu yerde durması ve aradıklarını başka yerlerde bulamayacaklarını anlayanların bize gelmeleri…
Suudi Arabistan ve BAE ile birlikte onların paralelindeki Mısır ve başka bazı ülkelerin Türkiye'yi köşeye sıkıştırmaya çalışan Yunanistan ve diğer ülkelerle beraberliklerinin kendilerine de kaybettirdiğini fark etmeleri, sağlanan gelişmelerin temel sebeplerinden.
Akdeniz konusunda Türkiye ile değil de Yunanistan'la iş birliği yapan Mısır açısından, münhasır ekonomik bölge haklarında uğradığı yüzde 30'luk kayıp, tavır değiştirmenin temel sebeplerinden. Suudi Arabistan ve BAE'nin de, başta ABD olmak üzere Batılı ülkelerin sözlerini tutmadıklarını ve tutmayacaklarını anlamaları söz konusu.
Suudi Arabistan, BAE ve Katar'ın gıdadan savunma sanayi mamullerine kadar dışarıdan aldıkları hemen her şeyi karşılayabilecek ülkemizle iş birliği yolunu tercih etmelerinin, bazılarının canını çok sıkacağı, açık. Sadece Türkiye açısından değil, ilgili ülkeler açısından da sevindirici olan bu gelişmeler, bölgedeki diğer birçok ülke açısından da güzel neticeler doğurmaya aday çünkü.
Bu ülkelerin Türkiye ile yakınlaşmasını istemeyen dış mihraklar, aramızı bozmakta ciddi mesafeler almışlardı. Ancak, Türkiye yanında ilgili ülkelerin de zararına işleyen süreçle ilgili son gelişmeler Türkiye, S. Arabistan, Katar ve BAE'yi sevindirirken aramızı bozmaya çalışanları üzdü.
Batılı mantalitenin 'ben kazanayım sen kaybet' anlayışı yerine, Türkiye'nin oluşturduğu 'kazan-kazan' metodu ile tarafların beraberce kazanacakları bir vasata ulaşılması, işin en güzel tarafı.
Her şey bir yana, sadece ilgili ülkelerdeki marketleri dolduran ithal ürünlerin yerini ortak üretileceklerin alması bile ciddi bir kazanç…
Bölgemiz üzerine çıkar hesapları yapanların ve içimizdeki uzantılarının değil; Türkiye, S. Arabistan, Katar, BAE ve diğer bölge ülkeleri olarak 'bizim' kazanacağımız bir vasata doğru yol alıyoruz, inşallah…
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Gaziantep: İş bilenin… (18.09.2024)
- Enerjik bir ülkeyiz… (15.09.2024)
- Sayaç çalışıyor (14.09.2024)
- Elini veren kolunu kaptırır!.. (11.09.2024)
- Her şey kontrol altında… (08.09.2024)
- Dev aynası (07.09.2024)
- Ümit dağın ardında… (04.09.2024)
- Emeklilerin hali… (01.09.2024)
- Değişim şart!.. (31.08.2024)
- Temel yanılgı… (28.08.2024)