EKREM KIZILTAŞ

Tercih meselesi…

Çayları dağıtan İhsan, yaklaşan aracı görünce müjdeyi verdi:

- Evet, bugün de verimli bir sohbetimiz olacak inşallah. Beraberinde Oğuz'la Melih Bey geliyor… Yeni gelenlere de çaylarını veren İhsan, Melih Bey'e takıldı:

- Haziran'ın yarısı oldu ama buralara yaz gelmedi. İstanbul'da durum nasıl?.. Melih Bey, gülümseyerek:

- İstanbul da burası gibi. Aramızda kuş uçuşu mesafe de fazla değil zaten. Her ne ise yaz da gelir inşallah… Selim, araya girdi:

- Yaşadığımız herhalde ilkbahar. Böylelikle baharı görmeden yaz gelip geçti demeyiz hiç değilse. Mevsim muhabbeti güzel ama sen siyasette olup bitenlerden haber ver, Melih Bey… Seçim bitti ama ortalık fena karışık herhalde?..

- Evet, Cumhurbaşkanımız Türkiye Yüzyılı kabinesini kurdu ve icraata başladı, hamdolsun. Altılı masada, özellikle de CHP'de ise işler fena karışık. Tabir caizse kılıçlar çekilmiş gibi. Soğuk savaş sıcak savaşa döndü diyenler de var. İyi Parti de karışık, ama CHP kadar değil, Orada alternatif de pek yok zaten. HDP'de olup bitecekler, PKK'yı da ilgilendirdiği için yorum yapmak zor. Masanın ufak partilerinde keyifler yerinde. Ancak ne kadar olduğunu kimsenin bilmediği oy oranlarıyla aldıkları 38 milletvekili meselesi CHP'lilerin canını epey yakıyor… Mehmet:

- TBMM başkanlığı seçimlerinde desteklemeyişleri de CHP'lilere epey dokunmuş olmalı?..

- Tabii ki. CHP'den ayrıldıktan sonra kendi aralarında grup kurma çabaları da cabası… Mustafa, merakla sordu:

- Kılıçdaroğlu genel başkanlığı bırakmaya niyetli değil gibi. Çok hevesli gözüken İmamoğlu'nun bir şansı var mı sizce?.. Melih Bey, düşünceli bir şekilde cevap verdi:

- Niyeti olduğu kesin ama şansının olup olmadığı, karmaşık bir mesele. Kılıçdaroğlu, teşkilata dolayısıyla delegelere hakim. Kurultayı seçimden önce mi sonra mı yapacağı, önemli. Seçim öncesi kurultay yapılırsa, İBB'yi bırakması gerekeceği için İmamoğlu'nun adaylığı sıkıntılı. Başaramazsa İBB başkanlığından da mahrum kalır. Seçim sonrasına kalma durumu daha da karmaşık. Kılıçdaroğlu, tek belirleyici olacağı için İmamoğlu'nu İBB adayı yapmayabilir, mesela… Remzi merakla sordu:

- Böyle bir ihtimal var mı sizce?..

- Neden olmasın!.. Hem unutmayın, İmamoğlu'nun kesinleşmeyi bekleyen bir davası var. Her an siyasi yasaklı hale gelebilir yani. CHP içinde İmamoğlu'ndan rahatsız olanların, Muharrem İnce olayında olduğu gibi birtakım atraksiyonlar yapmayacaklarının garantisi de yok. İttifakın yerel seçimlerde sürüp sürmeyeceği, ayrı bir konu. İyi Parti'de, özellikle büyük şehirlerle ilgili paylaşım hesapları başladı bile. Unutmayın, Mustafa Sarıgül de denkleme dahil oldu… İhsan'ın kafası karışmıştı:

- Melih Bey, anlattıklarınız hakikaten ilginç. Önümüzdeki günlerde ortalık fena halde şenlenecek anlaşılan…

Algıya göre değil, olguya göre tercih…
- Doğru. Ancak bence biz o cephenin kendi içindeki tartışmalardan çok önümüzdeki yıl yapılacak mahalli seçimlere odaklanmalıyız. Algılarla seçim kazanan ve kazandıktan sonra hiçbir şey yapmayan belediye başkanlarına rağmen, İstanbul ve Ankara'da Cumhur İttifakı oylarının nasıl olup da altılı masa oylarının gerisinde kaldığı, önemli bir husus, mesela… Selim, düşünceli bir şekilde:

- İşte bu doğru!.. Yerel seçimlerdeki seçmen davranışlarının farklı olacağını düşünsek bile, bulundukları makamın hakkını veremeyen kişilerin ya da zihniyetlerinin aynı yerleri tekrar kazanmaları, hakikaten kötü olur…

- İstanbul'un, Ankara'nın ve benzer durumdaki diğer şehirlerin durumlarını öncesi ile mukayese ettiğimizde başkanlarının bırakın icraatı, herhangi bir gayretlerinin bile olmadığını görüyoruz. İstanbul ve Ankara, hemen her konuda 2019'un gerisinde. Siyasi taraftarların toz kondurmamaları, normal. Ama başarılı gibi gözükmelerinin başlıca sebeplerinden birisi de algı operasyonları. AK Parti ve Cumhur İttifakı seçimleri alabilmek için tabii ki kendi çalışmalarını sürdürecektir. Ancak, sağduyulu insanların da şehirlerinin geleceğini düşünerek, 'kral çıplak' demenin bir yolunu bulmaları gerek... Mustafa:

- Anladığım kadarıyla bizim de bir şeyler yapmamız gerektiğini söylemeye çalışıyorsun. Ne yapabiliriz, peki?..

- Çok şey!.. Basitçe söylemek gerekirse, insanımızın tercihlerini algılara göre değil olgulara göre yapabilmeleri için zemin hazırlanabilir, mesela. İstanbul ve Ankara seçimleri öncesi başkanların vaatleri gözden geçirir ve bunların ne kadarını yaptıklarını öğrenilir. Vaat edildiği halde İstanbul ve Ankara'da 2019'dan beri yapılmayanlara odaklanmak yeterli yani… Selim, gülümsedi:

- O zaman iş kolay. İBB Başkanı'nın 5 yılda 100 bin kentsel dönüşüm ve 10 bin sosyal konut sözü verdiği halde sadece 3 bin tane yapabilmesi, önemli. Ankara'da 58 kilometre metro vadinde bulunan Mansur Yavaş'ın bir kilometre bile metro yapamayışı ve sorulduğunda 'projelerini yapmamışlar' demesi, keza… Melih Bey, devam etti:

- Bunlar ve benzeri oldukça ciddi konular var. Bulundukları yerlere algı ile gelen bu başkanların, alışkın olmadıkları ve bu arada kendilerini zorlayan da olmadığı için hizmet yapmadıkları, çok açık. Bundan sonra niyet etseler de yapamazlar zaten… Melih Bey, soluklanıp devam etti:

'Sahibinin sesi'…
- Cumhurbaşkanlığı'nı Kılıçdaroğlu'nun kazanamayışına sevindik. Bunun tabii ki siyasi ve ideolojik sebepleri vardı. Ama unutmayın ki, kazanması halinde ülkemizde yaşanabilecek kırılmalar en önemli problemimizdi. Ekonomide, sağlıkta, eğitimde ne olacağı ayrı bir mesele. Ama terör bağlantılı HDP'nin desteği ile seçilecek Kılıçdaroğlu'nun Suriye ve Irak'tan askerlerimizi çekmesinin sebebiyet verebileceği şeyler tüylerimizi diken diken ediyordu… İhsan, katkıda bulundu:

- Ülkemizin gelişmiş şirketlerini görmezden gelen Kılıçdaroğlu'nun, havacılık ve uzay sanayiimizi ABD'li bir şirkete devredeceğini söylemesi, mesela. Yine CHP içindeki bazı isimlerin hepimizin önemsediği Mavi Vatan, Azerbaycan, Libya gibi konulara soğuk bakışları da önemliydi. Bunun yanında milli meselelerimize adeta ABD, Fransa, Yunanistan hatta Ermenistan yetkilileri gibi yaklaşmaları da cabası. Adamlar tam da 'sahibinin sesi' gibi konuştular hep… Melih Bey, konuşmasını sürdürdü:

- 14 Mayıs'ta yüreğimiz ağzımıza gelmişti. 28 Mayıs'ta rahatladık ve şükrettik. Ancak mesele kapanmadı. Önümüzdeki mahalli seçimler hem şehirlerimizin durumu ve hem de bir sonraki genel seçim için büyük önem taşıyor. Yapılanlara ve yapılmayanlara odaklanıp, kendimizin, çocuklarımızın ve torunlarımızın geleceğini düşünerek, doğru olduğunu düşündüğümüz şeyleri ailemiz ve çevremizden başlayıp kadar etrafımıza anlatabiliriz… Mesele, insanımızın yapacağı tercihlere yardımcı olmak için insanımıza biraz detaylı bilgiler verebilmek… Çayını yudumlayan Melih Bey, devam etti:

- Altılı masaya ya da CHP'nin taraftarları ne ise ama pireye kızıp yorgan yakanları uyarabiliriz. İnsanımız, seçim sürecindeki söylemlerin gerçek manasını anlayabilseydi, Kılıçdaroğlu'nun oyları daha az olurdu bence. Sınır ötesi harekatları durdurmanın terör belası ile tekrar yüz yüze gelmek, kayyım uygulamasını kaldırmanın hizmet için gönderilen paraların terör örgütüne aktarılması olduğunu bilen hangi insan CHP'ye oy verir, mesela?.. İhsan, heyecanlanmıştı:

- O halde gelecek haftaki buluşmamızda bu konuyu enine boyuna değerlendirmeyi teklif ediyorum. Köyden bazı arkadaşları da çağırır ve hep beraber bir beyin fırtınası yaparız… Kabul edenler, etmeyenler?.. Kabul edilmiştir…

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.