Daima uyanık olmalıyız!..
Seçim sürecindeki gerginliği ikinci tura doğru daha da artan bir tanıdığın, 'Hamdolsun, arzu ettiğimiz netice alındı. Reis'in seçilmesine tabii çok sevindim ama Kılıçdaroğlu'nun seçilememesine daha fazla sevindim' şeklindeki sözleri, durumun kısa bir özeti.
Aralarındaki uyumsuzluk açıkça belli olan üyelerden oluşan Altılı Masa'ya verdiği birtakım vaatlerle PKK ile bağlantılı HDP'yi de eklemlemenin rahatlığıyla ülkemizin varlığı, birliği ve bekası konusunda alarm çanlarının çalmasına sebebiyet veren birisinin seçilememesi, hakikaten sevindirici. Bunun için ne kadar şükretsek az.
Terör örgütü ile iş birliği yapması sebebiyle kamu düzeni, ülkemizin birliği, sınır güvenliğimiz ve Savunma Sanayimizin geleceği gibi konularda zaten güven vermeyen Kılıçdaroğlu, dış bağlantıları sebebiyle Mavi Vatan başta olmak üzere uluslararası konularda da ciddi tedirginliklere sebebiyet veriyordu.
Önce memnuniyetle karşılayıp, sonrasında AK Parti'yi kazandırmak için yapıyorlar yalanını söylemeye mecbur kaldığı dış mihrakların açık desteği, Kılıçdaroğlu ve beraberindekilerin 'yerli ve milli' olmaktan fersah fersah uzaklaştıklarının ispatı idi.
Kayyım uygulamasını kaldırmak, AB yerel yönetim şartlarını uygulamak, sınır ötesi harekatları durdurmak, hapisteki PKK mensuplarını salmak, KHK ile görevden uzaklaştırılanları tekrar görevlerine iade etmek ve benzerleri, üzerinde uzun uzun düşünülmesi gereken hususlar.
Kayyım uygulamasını kaldırmanın, PKK'nın belirlediği belediye başkanlarının hizmet için gönderilen bütçeleri örgüte peşkeş çekmeleri manasına geldiğini çocuklar bile anlayabilir. AB yerel yönetim şartlarının özerkliğe ve buradan ülkeden kopmaya giden yol olduğunu, sınır ötesi harekatları durdurmanın ülkemizde terörün tekrar alan kazanması manasına geldiğini söylemek bile gereksiz.
Gelişmelere yüzeysel baktıkları için, çok vahim ihtimalleri bile 'canım ne olacak ki?' şeklinde değerlendirenler, hep vardır. Ancak, yönetime gelecek zihniyetin birçok hususta belirleyici olacağı hatırlandığında, seçimde milletimizin irfanı sayesinde ciddi bir riskin atlatıldığını söylemek hiç mübalağalı olmaz. İşin asıl düşündürücü tarafı ise, derleme oylarla ulaşılan yüzde 48 oranının, böyle bir riskin hala var olduğunu hatırlatması.
Ülkemizi uydu haline getirmek isteyen dış güçlerin bundan sonra da durmayacakları, açık… Kendilerine uşaklık yapmaya istekli olanları kullanarak bizi teslim alabilmek ya da zayıflatmaya yönelik melanetlerini sürdürecekleri de...
Olup bitenlerden ders alarak gerçek muhalefeti öğrenmesi gerekenlerin şimdi ne yapacakları, esas mesele. Derslerine çalışmaya, ülke gerçeklerini öğrenmeye, yapılanları değerlendirmeye ve daha iyisini yapabileceklerini söylemeye başlarlarsa, problem yok. Aksi durumda işimiz zor…
İşin özeti şu: Daima uyanık olmalıyız!..
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Gaziantep: İş bilenin… (18.09.2024)
- Enerjik bir ülkeyiz… (15.09.2024)
- Sayaç çalışıyor (14.09.2024)
- Elini veren kolunu kaptırır!.. (11.09.2024)
- Her şey kontrol altında… (08.09.2024)
- Dev aynası (07.09.2024)
- Ümit dağın ardında… (04.09.2024)
- Emeklilerin hali… (01.09.2024)
- Değişim şart!.. (31.08.2024)
- Temel yanılgı… (28.08.2024)