EKREM KIZILTAŞ

Hesap kitap meselesi…

Ülkemizdeki eğitim öğretimin kalitesi tartışılsa da, bu iş insanların kapasitesi ile yakından ilgilidir ve bugünlerde örneklerini bol bol gördüğümüz gibi, bazen üniversite okumak bile cehalete çare olamayabilir.

Kahramanmaraş merkezli asrın felaketi ile karşılaştığımız günden beri, başta devletin kuruluşları olmak üzere, 100'e yakın ülkenin ve yüzlerce STK'nın sahada canhıraş bir şekilde faaliyette olduğunu biliyoruz.

İlk günün şaşkınlığı geçip, ulaşım problemleri de halledildikten sonra 10 il, 78 ilçe ve yüzlerce köye imkanlar nispetinde ulaşıldığına ve ardından arama kurtarma ve öncelikli olmak üzere yardım faaliyetlerine odaklanıldığında kimsenin şüphesi yok.

Bu arada depremi kötü niyetleri için bir fırsat olarak görenlerin de harekete geçtikleri ve akla hayale gelmedik yalanlara başvurdukları, malum. Gelişmeleri, paylaşarak insanımızın acılarını azaltmanın değil, siyasi beklentileri için fırsat olarak görenler, ilk günden itibaren mümkün olduğu kadar engellemeye çalıştılar.

Vukuatı adiyeden sayılan devlet bölgede yok, TSK sahaya geç indi, arama kurtarma çalışmaları yapılmıyor, çadır yok… gibi yalanlar havada uçuşsa da, kimsenin pek umurunda olmadı. Bölge insanı da, milletimiz de sahada kimin olup olmadığını biliyordu ve bütün yapılanlar 'balık bilmese Halık bilir' mantığı ile yapıldığı için mesele de yoktu!..

Enkaz altında canlı arayanların işlerini yarım bırakmalarına sebebiyet veren 'baraj çöktü' ve benzeri alçakça yalanları da ilgililer not almıştır herhalde…

İnkar ve karalamaya yapılanlara sahip çıkma çabası da eklendi. İskenderun limanı'nda onlarca aracın zorlukla söndürdüğü yangını 'biz söndürdük' diyeninden, İGA'nın kısa sürede tamir ettiği Hatay Havalimanı'nı üç moloz kamyonuyla 'biz tamir ettik' iddiasında bulunanına kadar, epey yalancı da vardı.

Aradan günler geçtikçe zihniyetlerinin de yıkıntı altında kaldığını anlayanlar, eski defterleri karıştırıp yeni algılar üretmeye başladı.

Başta Kızılay olmak üzere birçok devlet kurumunun, belediyelerin, dış ülkelerden gelen ekiplerin, ve irili ufaklı 2 bine yakın STK'nın görev aldığı arama kurtarma ve yardım çalışmalarının AFAD tarafından koordine edildiğini, hepimiz biliyoruz.

İlk günden beri, sahadaki yüzlerce kuruluştan birisi olan Ahbap'ı öne çıkarmaya çalışanların, Ahbap'ı faaliyetlerin tümünü organizeyle görevli AFAD'la mukayeseye yeltenmeleri, sayı saymayı bilmediklerini gösteriyor.

Şimdi, bütün imkanlarını bölgeye teksif eden ve AFAD'ın çadır taleplerini karşılayan Kızılay'ı, Ahbap'ın bölge için talep ettiği çadırlardan para aldı diye karalamaya çabalıyorlar.

Müesseselerin kayıt kuyudat mecburiyetleri bir yana, Kızılay'ı Ahbap'a bağış yapmadığı için suçlayanlar, bu kuruluşun yardım için para topladığını unutmuşa benziyorlar…

Eğitimli oldukları şüphesiz, ama belli ki hesap kitap bilmiyorlar…

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.