Kaldı üç nal ile bir at!..

Eveeet… Altılı Masa, 84 madde ve 9 başlıktan oluşan güçlendirilmiş parlamenter sistem anayasa değişikliği önerisini nihayet kamuoyuyla paylaştı.

Bu gelişme, daha çok oturma şekli ve menüleri ile gündeme gelen toplantıların laf olsun torba dolsun kabilinden yapıldığını düşünenleri belli ölçüde şaşırttı. Bu arada bir Altılı Masa Ortak Çalışma Grubu olduğunu ve 9 ana başlık ve 72 alt başlıkta çalışmalarını sürdüren bu gurubun 36 alt başlıkta çalışmalarını bitirdiğini ve 5 alt başlıkta tamamlama aşamasına geldiğini de öğrendik!...

Yine de bu kadar görüşme ve genel başkanlarca yapılan 9 toplantı sonrası ortaya çıkan için 'dağ fare doğurdu' benzetmesi yapılabilir. Aylardır konuşup tartıştıklarını söyledikleri taslak metine bakınca da, şimdi iş üç nal ve bir atı bulmaya kaldı diyebiliriz…

Getireceklerini vaat ettikleri parlamenter sistemin güçlendirilmiş olduğunu söyleseler de, öncelikle öteden beri sorulanlara hazırlık yapmadıkları dikkat çekici.

Cumhurbaşkanı, şimdi olduğu gibi yüzde 50+1'le seçilecekmiş. Ancak, mevcut sistemle seçilen bir cumhurbaşkanının yerini başkasına bırakmayı neden isteyeceği, halen ciddi bir soru. Yüzde 50'den fazla oyla seçilen bir cumhurbaşkanını sembolik hale getirip, daha az oy alan bir parti genel başkanına yönetimi teslim etmeyi milletimize nasıl kabul ettirecekleri, çok daha ciddi bir mesele…

Altılı masanın kendi içinde sonuçlandıramadığı tartışmalar 84 madde ve 9 başlıktan oluşan anayasa değişikliği önerisine de sinmiş. Tepkisel tarafı ağır basan metindeki 'cumhurbaşkanının, milletlerarası bir sözleşmeden çıkma kararını tek başına veremeyeceği' hususu, belli ki İstanbul Sözleşmesi'nden çıkışımızla alakalı.

Diğer üyelerin İstanbul Sözleşmesi'ni '24 saat içinde tekrar yürürlüğe sokacakları' vaadi ile ilgili Saadet Partisi'nin ne düşündüğü, belirsiz. Bu parti sözleşmenin amansız bir düşmanı olarak biliniyor, malum.

Sınır ötesi harekat tezkeresine 'hayır' diyen CHP varken, Altılı Masa'nın nasıl 'sınırlarımızın korunması ve ulusal güvenliğimizin sağlanması dış politikada temel önceliğimiz' diyebildiği, merak konusu. Bir yandan terörle mücadele operasyonlarını itibarsızlaştırmaya çalışanların bir yandan da 'TSK ve emniyet güçlerinin terörle mücadelesini takdir ve minnetle karşıladıklarını' söylemeleri de, ikircikli.

Altılı masanın anayasa değişiklik teklif taslağı ile ilgili daha fazla detaya gerek yok. Milletimiz nezdinde karşılığı olmadığı gibi objektif olarak herhangi bir anlamı da olmayan bir metin bu…

Sorulması gereken esas soru ise, güçlendirilmiş parlamenter sistem anayasa değişikliği önerisi metnini, kendilerinin mi hazırladığı yoksa dostlarının mı gönderdiği!..

Geçmişteki uygulamaları ile milletimizin canını hakikaten çok yakan parlamenter sistem, en çok dış mihrakların işine gelir çünkü…