İBB tarafından kanser oldukları bahanesiyle katledilen 112 çınar, görünürde ağaç, çevre ve yeşillik konusunda çok hassasmış gibi olanların samimiyetsiz olduklarını bir kez daha ortaya koydu.
Sadece Beşiktaş için değil İstanbul ve hatta Türkiye için önemli olan o tarihi ağaçları muhtemelen bir inşaatın Boğaz manzarasını açmak maksadıyla kestirenler, duyacakları yalanlara inanmaya hazır bir kitleye sahip oldukları için rahatlar. Kalanları için de algı operasyonları var nasıl olsa…
Ağaçlar kanser olduğu için kesildiği yalanıyla o ağaçları katlettikleri için teşekkür bekler gibi bir tavır takınmaları, tüy dikmekten beter.
Gezi olaylarındaki 'mesele üç-beş ağaç değil, sen anlamadın mı' sözü, İBB'nin son marifeti ile ete kemiğe bürünmüş oldu. O zaman, üç-beş ağacın taşınmasını bahane ederek ülkenin altını üstüne getirmeye niyetlenenler, adeta bir katliam karşısında sessiz. Bunun sebebi menfaatlerini kaybetme ihtimali herhalde.
Paçalarından samimiyetsizlik akanlar, sadece İstanbul'a değil bütün Türkiye'nin üzerine bir kabus gibi çökmek niyetinde. Bu sebeple insanları kandırmak niyetiyle akla hayale gelmedik atraksiyonlara imza atıyorlar.
Daha düne kadar milletimizin canını yakan yasakların bir numaralı savunucusu olan CHP zihniyeti, şimdi muhafazakar kesimi kandırmaya odaklanmış durumda.
Başındaki kişiyi ve CHP'yi yunmuş yıkanmış ve bütün hatalarına tövbe etmiş gibi göstermeye çalışan içeriden aymazlar sayesinde bu konuda belli bir mesafe alındı da. Bunun başlıca sebebi de, gıpta ve kıskançlıktan da öte, kelimenin tam manasıyla haset duygusu ile dolu olanlar…
Eskiden siyasetle uğraşması engellenmek için kandırılmaya çalışılan muhafazakar kesimi, içinden birileri yine kendi idam ipini dokumaya zorluyor.
AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a husumetle dolu birilerinin, ilk fırsatta muhafazakarların çanına ot tıkamakta tereddüt etmeyecek CHP'yi iktidara taşıma gayretleri, başka türlü izah edilemez.
İslam söz konusu olduğunda tüyleri diken diken olanların rüşveti kelam olarak söyledikleri üç beş cümleyi örnek verip değiştiklerini iddia edenlerin, yetki ellerine geçtiğinde neler yapabilecekleri biliniyor oysa.
Oy oranı yüksek olan İP'in muhafazakarlık açısından 'içeriden' olup olmadığı zaten tartışmalı. Yüzde 1 oy oranına bile sahip olmayan diğerlerinin, CHP'nin melanetlerine engel olabileceklerini zannetmeleri de, hayal…
Başta başörtüsü olmak üzere çeşitli hususlardaki normalleşmenin, CHP'lileri nasıl rahatsız ettiğini anlamak için, AYM ve Danıştay'a yaptıkları müracaatların kurumamış imzalarına bakmak, yeterli.
Başta Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP'lilerin, başörtüsü kullananların bunun gereksiz olduğunu anlayıp başlarını açacaklarını düşündüklerinin, çocuklar bile farkında, mesela...
AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan husumetiyle muhafazakar camiayı bile bile ateşe atmaya çalışanlara ve takipçilerine Cenab-ı Hakk akıl fikir versin…